Risale Haber-Haber Merkezi
Hürriyet gazetesi yazarı Yalçın Bayer'in bugünkü köşesinde ilginç bir açıklama yer aldı.
28 Ağustos Cuma günü camilerde okunan "30 Ağustos Zafer Bayramı" hutbesinin bazı paragrafların Bursa'daki bir imam tarafından okunmadığı şikayetini konu edinen açıklamada imamın hava sıcak diye hutbeyi özetlediği belirtildi.
Açıklamaya neden olan gelişme yine aynı köşede gelen bir okuyucu şikayeti üzerine olmuştu. Hutbede Abdülhamid'in adının geçmesine sinirlenen okuyucunun şikayeti şöyle:
"28 Ağustos Cuma günü yaşadığım bir olayı paylaşmak istiyorum. Bursa Cezaevi'nin karşısındaki camide de benzer bir hutbe okundu. Aklımda kaldığı kadarıyla İmam hutbesinde iyi ki Abdülhamit Han gibi büyük bir yöneticimiz varmış, dedi. Çanakkale'de o siperleri kazdırmasaydı, ecdadımız ölüme bu kadar şevkle koşmasalardı biz bu günleri göremezdik, dedi. Ardından Mehmet Âkif'in ünlü Çanakkale Şehitleri şiirinden ‘Kimi Hindu kimi zenci kimi bilmem ne' kısmını okudu. Ben anlattıklarından Büyük Taaruz'un II. Abdülhamit tarafından kazılan siperlerden dünyanın her yerinden gelen askerlere karşı yapıldığı sonucuna vardım. Yüzlerce kişinin önünde tepki göstermeyi uygun bulmadım. Camilerde okunan hutbelerden uzun süredir şikâyetçiyim. İbadet için gittiğiniz bir yerde bu tarz söylemlerle karşılaşmak çok üzücü... İnsan ne yapacağını şaşırıyor.
Bu tarz söylemlerle din adamları saygınlıklarını yitiriyorlar. Üzüntümü paylaşmak istedim."
Şikayetin yayınlanmasından sonra ise Bursa Müftüsü Mahmut Gündüz bir açıklama göndererek konuya açıklık getirdi:
"Çanakkale Savaşı’nı nasıl kazanmışız?” (2.9.2009) başlıklı yazı ile ilgili araştırma yapılmıştır. Buna göre,
1- İl Müftülüğü ‘Hutbe Hazırlama Komisyonu’ tarafından 30 Ağustos Zafer Bayramı münasebetiyle hazırlanan hutbe metni, internet sayfamızda yayınlanmış ve 28.8.2009 cuma günü bütün camilerimizde okunması istenmiş, il genelinde okunması sağlanmıştır.
2- Nilüfer, Balat Mahallesi Barbaros Hayrettin Paşa Camii (Cezaevi karşısındaki cami) sözleşmeli imam-hatibi Behzat Ercan tarafından, caminin içerisinde cemaatin çok kalabalık, havanın da çok sıcak olmasını gerekçe göstererek hutbenin bazı paragraflarını okumadığı, toparlamaya çalışırken konu ile ilgisi olmayan çok kısa bölümler ilave ettiği, bunu yaparken bir art niyetin olmadığı, cemaatten olumsuz bir tepki almadığı ifade edilmiştir.
3- Bundan böyle konu dışına çıkmaması ve Müftülükçe hazırlanan hutbenin aynen okunması hususlarında görevli ikaz edilmiştir.”
Bilindiği gibi Cuma günü okunan hutbeler sık sık eleştirilere konu oluyor. Tek bir merkezden yazılan, "resmi bülten"den öteye geçmeyen, özellikle resmi bayramlarda sadece M. Kemal'in adının geçtiği hutbeler çok sık rastlanılan bir durum iken Abdülhamid ismine duyulan tepkiye bir anlam verilemedi.