Bu itibarla denilebilir ki, bütün esaslarıyla İslâm dîni, baştan sona nezâket, zarâfet ve nezâfet ölçülerinden, yani “güzel edep”ten ibârettir. Hak dostu Mevlânâ Hazretleri bunu ne güzel ifâde eder:
“Gözünü aç da Allâh’ın kelâmına baştan başa bir bak! Âyet âyet bütün Kur’ân, edep tâliminden ibârettir!”
Hak dostları da vâsıl oldukları derecelere ancak yüksek edepleri ile nâil olmuşlardır. İmam RabbânîHazretleri buyurur ki:
“Edebe riâyet etmeyen hiç kimse, Allâh’a vuslat yolunda mesâfe alamaz, yani Hak dostu olamaz. Din büyüklerinin yolu, baştan sona edeptir.”
Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Hak Dostlarının Örnek Ahlakından, Erkam Yayınlar