Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), Hadid Sûresi 25. ayetinde meâlen şöyle buyuruyor:
25-Celâlim hakkı için, peygamberlerimizi apaçık delillerle gönderdik ve onlarla berâber kitâbı ve mîzânı (adâleti) indirdik ki, insanlar adâleti ayakta tutsun (ve yaşatsınlar)! Hem kendisinde büyük bir kuvvet ve insanlar için (birçok) menfaatler bulunan hadîd’i (demiri, bir ni‘met olarak) indirdik; (*) hem böylece Allah, kendine ve peygamberlerine gıyâben (Allah’ı görmedikleri hâlde îmân ederek dînine) kimin yardım edeceğini ortaya çıkarsın! Muhakkak ki Allah, Kavî (çok kuvvetli olan)dır, Azîz (kudreti dâimâ üstün gelen)dir.
(*)“Suâl: Deniliyor ki, demir yerden çıkıyor; yukarıdan inmiyor ki اَنْزَلْناَ [İndirdik] denilsin. Neden اَخْرِجْناَ [Çıkardık] dememiş; zâhiren (görünüşte) muvâfık (uygun) görülmeyen* اَنْزَلْناَ demiş?
El-cevab: Evvelâ Kur’ân-ı Mu‘cizü’l-Beyân اَنْزَلْناَ kelimesiyle, demirdeki azîm (büyük) ve çok ehemmiyetli ni‘met cihetini ihtâr etmek (hatırlatmak) için اَنْزَلْناَ demiş. Çünki demirin zâtını nazara vermiyor ki, اَخْرِجْناَ desin! Belki ni‘met-i azîmesini (büyük ni‘met oluşunu) ve nev‘-i beşerin (insan nev‘inin) demire ne derece muhtaç olduğunu ihtâr içindir. Ni‘met ciheti ise ni‘met aşağıdan yukarı çıkmıyor, belki rahmet hazînesinden geliyor. Rahmet hazînesi ise elbette âlî (yüce) ve yukarı ve ma‘nen yüksek mertebededir. Elbette ni‘met yukarıdan aşağıyadır ve muhtaç olan beşerin mertebesi aşağıdadır. Elbette in‘âm (ni‘metlendirme), ihtiyâcın fevkindedir (üstündedir). Onun için ni‘metin rahmetten beşerin ihtiyâcına imdâd için gelmesinin hak ta‘bîri, اَنْزَلْناَdir, اَخْرِجْناَ değildir.” (Lem‘alar, 28. Lem‘a, 295)