Özel bir kolejde düzenlenen "Mutlu ailede iletişim kanalları ve düzgün iletişim" konulu konferansta konuşan Nakilcioğlu, son yıllarda toplumsal bir olgu olarak internetin ve sosyal medyanın bireylerin günlük hayatında fazlasıyla yer almaya başladığına dikkat çekti. İnternetin aile fertlerinin yalnızca zamanını değil, gönlünü de çaldığını ve toplumu ayakta tutan temel değerleri kökünden sarstığını anlatan Nakilcioğlu, "Hem sanal dünyaya dalan kişilerin gerçek dünyadan soyutlanıp yalnızlaşmasına, hem de sanal ortamdaki maskeli ve sahte ilişkilerin, bir süre sonra aile yapısını çatırdatacak nitelikte, çoğu zaman da çarpık biçimde gerçek ilişkiye dönüşmesine yol açmaktadır." dedi.
GEÇİM SIKINTISI VE EKONOMİK ZORLUKLAR
Son yıllarda boşanma olaylarında patlama yaşandığını belirten Nakilcioğlu, yapılan istatistik çalışmalara göre aile kurumunun çatırdayıp yıkılmasına yol açan etkenlerin başında ekonomik zorluklar ve geçim sıkıntısı geldiğini dile getirdi.
Ancak bu görünen etkenin ardında aile içi iletişimsizlik yattığını ifade eden Nakilcioğlu, "Eşlerin birbiriyle konuşmaması ya da çeşitli nedenlerle konuşamaması, ilgisizlik, umursamazlık, kimi zaman aşırı kıskançlık, sadakatsizlik, eğitimsizlik ve kişilik çatışması gibi faktörler aile yapısının temellerini yıkmaktadır." diye konuştu.
AİLE İÇİ DİYALOG GELİŞTİRİLMELİ
Aile bireylerinin bencil davranmayı bir kenara bırakıp, birbirlerine daha fazla zaman ayırarak sorunları birlikte değerlendirmelerini öneren Nakilcioğlu, ortak kararlar alıp ortak adımlar atmaları gerektiğinin önemini ifade etti. Nakilcioğlu, şunları söyledi: "Aile içi diyaloğu ve her yönüyle iletişimi geliştirelim; birbirimize emir vermek yerine fikir verelim. Yıkıcı değil, yapıcı eleştiriyi esas alalım.
Çapak alırken göz çıkarmayalım. Ağacı budayalım, ama kökünden kesmeyelim. Zorluklara direnmesini bilelim. Küçük bir sorunla karşılaştığımızda hemen boşanma yolunu seçmeyelim. Hayatın inişli-çıkışlı yollarında yürüyerek uzun yıllar birbirlerine destek olan büyüklerimizi örnek alalım."
Cihan