Bismillahirrahmanirrahim
“Küfrün inşikakından ne görüyorsun?”
“İttihad-ı İslâm.”
“İttihad-ı İslâm nedir?”
“İttihad-ı İslâm, şarktan garba, cenuptan şimale mümted bir meclis-i nurânîdir ki,
el’an üç yüz milyondan fazla bulunur ki,
gafletlerinden nâşi gayr-ı meş’ûr bir sûrete girmiş olan bir rabıta-i metin ile birbiriyle merbutturlar.
Misak-ı ezeliye ile,
peyman ve yeminimiz olan iman ile o cemiyete dahil olmuşuz,
ehl-i tevhidiz, ittihada memuruz.
Şu cemiyetin şubeleri bütün mesacid ve medaris ve tekâyâ ve zevâyâdır.
Ve şu cemiyetin reisi, Resul-i Ekremdir (a.s.m.).
Kanun-u esasîsi, Kur’ân-ı Azîmüşşândır." [İlk dönem eserleri]
Bediüzzaman Said Nursi
Sözlük:
İnşikak: Bölünme, parçalanma
İttihad-ı İslam: İslam birliği
Şark: Doğu
Garb: Batı
Cenup: Güney
Şimal: Kuzey
Mümted: uzanan
Meclis-i Nurani: Nurlu, nurani meclis
El'an: Şimdi
gaflet: âhirete, Allah’ın emir ve yasaklarına duyarsız davranma hâli, umursamazlık (bk. ğ-f-l)
naşi: meydana gelen, ortaya çıkan
Gayr-ı meş'ur: bilincine varılmayan (bk. ş-a-r)
Suret: biçim, şekil
rabıta-i metin: sağlam, kuvvetli bağ
merbut:bağlı
Misakı ezeliye:ezelde gerçekleşen sözleşme; bütün ruhların kendilerini yaratan Allah’a iman ve emirlerini yerine getireceklerine dair yaptıkları yemin (bk. e-z-l)
peyman: and, yemin
ehl-i tevhid: Allah’ın birliğine ve herşeyin Ondan geldiğine iman edenler (bk. v-ḥ-d)
mesacid: mescidler
medaris: medreseler, okullar
tekaya: tekkeler
zevaya: zaviyeler
Kanun-u esasi: temel kanun, anayasa
Kur'an-ı Azimüşşan: şan ve şerefi büyük ve yüce olan Kur’ân (bk. a-ẓ-m)