Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyinin (İHK),işgal altında tutulan Filistin topraklarındaki "ciddi insan hakları durumunu" görüştüğü özel oturum devam ediyor.
Pakistan'ın BM Cenevre Ofisi Nezdindeki Daimi Temsilcisi Büyükelçi Halil Hashmi, İİT adına 47 üyeli konseye hitap etti.
Büyükelçi Hashmi, "İsrail’in son askeri saldırganlığını, barışçıl protestoculara karşı ölümcül güç kullanımını ve Filistin halkına karşı devlet destekli yerleşimci şiddetini güçlü bir şekilde kınıyoruz." dedi.
İşgalci güç İsrail'in, ramazan ayı boyunca Mescid-i Aksa'ya izinsiz girişi ve Müslümanlara karşı güç kullanımına da tepki gösteren Hashmi, "ibadethanelerin kutsallığını baltalayan" İsrail'in "kabul edilemez eylemlerinden" de üzüntü duyduklarını vurguladı.
"Küresel insan hakları şampiyonları İsrail'i korumaya devam ediyor"
Hashmi, yasa dışı tahliyelerin ve Filistinlilerin evlerinin ve mülklerinin yıkılmasının giderek artmasını da kınadıklarını belirterek İsrail'in sadece 11 günde, 70'i çocuk, 40'ı kadın olmak üzere 277 Filistinliyi öldürdüğünü, 8 bin 500'ünü yaraladığını ve 75 bin Filistinliyi ise yerinden ettiğini anımsattı.
"Küresel insan hakları şampiyonlarının" işgalci güç İsrail'i korumaya devam etmesinden esef duyduklarını vurgulayan Hashmi, savaş suçu işlediğine dair tüm raporlara rağmen İsrail'e silah ve cephane desteğinin devam ettiğine işaret etti.
"Açık konuşalım; işgalci ile işgal edilen arasında hukuki ve ahlaki bir denklik yoktur." diyen Hashmi, İİT'in, Filistin halkının kendi kaderini tayin etme hakkı için verdiği meşru mücadelesine desteğinin sınırsız olduğunun altını çizdi.
"İsrail'in etnik temizlik politikası devam ediyor"
Hashmi, ateşkese rağmen İsrail'in "sömürgeci işgalinin ve etnik temizlik politikasının" devam ettiği uyarısında bulundu.
Konsey üyesi ülkelere seslenen Hashmi, "Güvenilirliğinizi gösterin ve Filistin halkının temel insan haklarına ve haysiyetine saygıyı sağlamak için tek sesle konuşun." çağrısı yaptı.
Hashmi, ayrıca, İsrail tarafından işgal altındaki Filistin topraklarında ve "ötesinde" işlenen insan hakları ihlalleri için hesap verebilirliğin sağlanması gerektiğini kaydetti.
aa