Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Veteriner Fakültesi Viroloji (Virüs Bilimi) Anabilim Dalı Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zafer Yazıcı, hayvansal kökenli griplere neden olan virüsler arasında genetik materyal alışverişinin olması halinde, durumun daha tehlikeli olabileceğini, bu durumda insanlar arasında ölümlerin artabileceğini söyledi.
Son günlerin en popüler konularından olan domuz gribini insan ve hayvan boyutuyla ela alan OMÜ bilim adamları, düzenlenen konferansta, hayvansal griplere neden olan virüslerin yapısal özellikleri, H1N1 aşısı ve alınacak tedbirler konusunda bilgilendirdi.
Üniversitenin Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen konferansa konuşmacı olarak katılan OMÜ Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hakan Leblebicioğlu ile Veteriner Fakültesi Viroloji (Virüs Bilimi) Anabilim Dalı Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zafer Yazıcı, virüslerin ve grip salgınlarının gelecekteki rollerinden bahsetti.
Dünya genelinde daha önce çok sayıda grip salgını meydana geldiğini, bu salgınlarda da milyonlarca kişinin hayatını kaybettiğini hatırlatan Veteriner Fakültesi Viroloji (Virüs Bilimi) Anabilim Dalı Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zafer Yazıcı, salgın sürecinin kuş gribi ile devam ettiğini kaydetti.
Hayvansal kökenli grip hastalığında en son domuz gribinin ortaya çıktığını hatırlatan Doç. Dr. Yazıcı, H1N1 virüsünün 3 tipi bulunduğuna dikkat çekti. 80-120 mm büyüklüğünde olan virüsün ipliksi, küresel, çok değişik şekillerde gözükebildiğini söyleyen Doç. Dr. Yazıcı, "A tipi domuz gribi virüsü, insan başta olmak üzere kanatlı, domuz, köpek ve deniz memelilerinde enfeksiyon oluşturur. B tipi insan ve domuzlarda, C tipi ise yine insanlarda çok şiddetli olmayan şekilde görülebilir. Günümüzde görülen virüs, bulaşıcılığı yüksek, öldürücülüğü düşük A tipi bir virüstür. Domuzlardan insanlara bulaşmış ancak insanlarda ciddi bir hastalık tablosu yapmamıştır. Bu virüs genetik değişim geçirerek insanlardan insanlara bulaşmaya başlamıştır." dedi.
Domuzlarda influenzavirus (H1N1) A enfeksiyonunun ilk tespitinin 1918 yılında yaklaşık 40 milyon kişinin ölümüyle sonuçlanan İspanyol Gribi ile aynı zaman dilimine rastladığına işaret eden Doç. Dr. Zafer Yazıcı, insan ve domuzlarda görülen patolojik ve klinik bulguların benzerliğinin, İspanyol gribinde görülen virüsün domuzlara da adapte olduğu tezini ortaya çıkardığını bildirdi.
A tipi H1N1'in ileri dönemlerde insanlık için 2 önemli durum şekillenmesi olmasının olası olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Yazıcı, "Bu olasılıklardan birisi önümüzdeki yıllarda sirkülasyonda bulunan mevsimsel virüslerin yerini alarak sezonsal bir virüs olabilir. Bir diğeri ise domuz gribi ile kuş gribi arasında bir genetik materyal alışverişi şekillenebilir ve böylece Hibrid bir H5N1 virüsü oluşabilir. Bu hibrid A tipi H5N1 çok agresif bir virüs haline dönüşecek. Kolaylıkla insandan insana geçerek ölüm oranı daha da artacak, yeni bir influenza pandemisi oluşmasına neden olacaktır." şeklinde konuştu.
Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hakan Leblebicioğlu ise giderek artan grip salgınlarına karşı bireysel tedbirler alınmasının önemini anlattı. Salgınların önlenmesinde kişisel tedbirler ve aşılamanın korunma metodu olduğunu kaydeden Prof. Leblebicioğlu, "Ellerin sık yıkanması, öksürürken ağzın tek kullanımlık mendillerle kapatılması, kapı tokmakları, bilgisayar klavyesi, faresi, okul sıraları gibi yerler düzenli olarak temizlenmelidir. Hasta olanlarda şiddetli belirtiler var ise mutlaka bir doktora başvurmalıdır. Özellikle diyabet, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği ve kronik hepatit hastalarının domuz gribi aşısı yaptırmalarında yarar vardır." ifadelerini kullandı.
Konferansa Tıp Fakültesi Başhekimi Prof. Dr. Ali Haydar Şahinoğlu, Veteriner Fakültesi Başhekimi Prof. Dr. Şinasi Umur ile bilim adamları ve öğrenciler katıldı.
Cihan