İsrail'in Doğu Kudüs ile İsrail tarafından kontrol edilen Batı Şeria'nın yüzde 60'ını kapsayan Alan C bölgesindeki yıkım politikası, Filistinli aileleri perişan etmeye devam ediyor.
Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA), çoğu Filistinli'nin yoksulluk içinde yaşadığı bölgede, yıkımların mülksüzleştirme ve göçün önde gelen nedeni olduğunu açıkladı. Çocuklar üzerinde ev yıkımlarının etkisi özellikle yıkıcı. BM'ye göre, yıkımlardan etkilenen pek çok Filistinli çocuk post-travmatik stres bozukluğu, depresyon ve anksiyete belirtileri gösteriyor, eğitimleri zarar görüyor.Yıkımlar hayat şartlarında da ciddi bir bozulmaya yol açmakta. Aileler artan yoksulluk ve uzun vadeli istikrarsızlık yanında eğitim, sağlık, su ve hijyen gibi temel hizmetlere sınırlı erişim ile karşı karşıya kalıyor.
İZİN OYUNU
Doğu Kudüs ve Alan C bölgelerinde yaşayan Filistinler'in evlerini inşa etmek için İsrail'den izin alması gerekiyor. Birçok ev veya yapı, İsrail izni olmadan inşa edildiği gerekçesiyle yıkılıyor, çünkü İsrailli yetkililer tarafından "yasadışı" olarak kabul ediliyor. İsrail imar politikasına göre, Filistinliler Doğu Kudüs'ün sadece yüzde 13 ve Batı Şeria'da sadece yüzde 1'lik inşaat hakkına sahip. Ve bu alanlar zaten büyük ölçüde yapılaşmış durumda. Sonuçta, Filistinlilere verilen iznler ihtiyacın çok altında, ve sayısı her yıl düşüyor. Son yıllarda Filistinli ailelerin izin başvurularının yüzde 94'ünden fazlası reddedildi.
Bir aile genişlediğinde veya bir topluluk temel ihtiyaçlarını karşılamak için altyapı oluşturmak istediğinde, iki seçenekle karşı karşıya: Ya izni olmadan inşaata başlamak ya da inşaattan vazgeçmek. Bir çokları yıkımı önlemenin mümkün olacağı umuduyla acil ihtiyaçları karşılamak için binalarını inşa etmeyi seçiyor. Ne yazık ki, yıkımlardan etkilenen insanların sayısı artmaya devam ediyor. BM tahminlerine göre, Filistin evlerinin yüzde 28 ila yüzde 46'sı yıkım riski altında ve insanlar bu endişe içinde yaşamak zorunda..Son günlerde yıkılan 124 evle bu yılın ilk yarısında yıkılan ev sayısı 371’e yükseldi ve yıkım sonucu 3 bin 437 kişi evsiz kaldı.
2010 yılında Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da yıkımlar yüzünden evsiz kalanların yüzde 10'u BM'ye mültecilik başvurusunda bulundu. BM mültecilerin haklarını korumaya çalışırken, uluslararası hukuk ihlallerini kayıt altına alıyor. Aynı zamanda evleri yıkılan ya da evlerinden çıkarılan ailelere acil yardım desteği sağlıyor.
İSRAİL'E ÇAĞRI
BM son dönemde evleri yıkılarak göçe zorlanan Filistinli ailelerin sayısında artışa dikkat çekerek, İsrail'den acil olarak Filistinliler'e ait evlerin, okulların ve yapıların yıkımının durdurulmasını talep etti. Yıkımların Filistinlileri mülksüzleştirdiğine ve göçe zorladığına dikkat çeken BM, imar planlarının adil yapılması için Filistinliler'in sürece dahil edilmesini istedi.
Açıklamada, zorla evlerinden edilen ailelerin güvenli ve onurlu bir şekilde geri dönüşlerinin sağlanması, toprakları ve mülklerine verilen zarar karşılığı tazminat ödenmesi çağrısı da yapıldı.
Dünya Bülteni