Kalbinde Kâbe olan serâb diye Onu görür,
Hayâli Ona doğru ayaklar Ona yürür.
Verse Allah O aşkı rüyada Onu görür,
Nasip olur da bir gün, yüzler Ona sürülür.
Kâbe diyar-ı gurbet, âşıklar Ona hasret,
Hele bir gün; Gel!... Dense; O ne büyük bir Devlet.
Halka-halka bir dönsem Kâbe’nin civarında,
Ne inkişâflar olur bu nâkıs dimağımda.
Karasında karabet, uzaklıkta bir yakın,
Bir Âmud-u Nurani Ona o gözle bakın.
Arşdan yere uzanmış parlak bir Nur hâlesi,
Yükselir semalara birlikte Tekbir sesi.
Hacerü’l-Esvedim ki; bir kameranın gözü,
Hafızaya inşallah kaydediverir bizi.
Dünyanın bir bölgesi, akıla gelmez dünya;
Hayaller gerçek olur, gerçekleşir O rüya.
Burdaki bu mutluluk ancak Cennette olur,
Bu âciz kullara da; Orda bir yer bulunur.