Bir aydır terörist israil, Filistin halkını çocuk, kadın, ihtiyar demeden vahşice bombalarla katlediyor. Allah’ın lanetlediği ve Bebek katili bir kavim olduklarını iyice tescillediler.
Sağır, kör ve dilsiz olan batı dünyası, Arap dünyasını da sağır, kör ve dilsiz etmişe benziyor. Çünkü ırkdaşları ve mümin kardeşleri katledilirken film sahnesi gibi seyrediyorlar. Bir iki cılız sesin dışında, gür bir kükreyiş yapan, ambargo uygulayan çıkmadı.
1948 yılından bu yana katledilen, yerlerinden edilen, bütün malları ellerinden alınan, bağ, bahçe ve tarlalarının yolu kesilen, tarım için kullandıkları suları çalınan Filistin halkı, Gazze gibi küçücük bir alana hapsedildi. Parça parça kamplara bölündü.
Çektikleri çileyi bir ay öncesine kadar dünyanın büyük bir kısmı duymadı, görmedi. Çünkü yavuz hırsız siyonist israil tarafından bin bir çeşit hile ve zulümlerle bütün imkânları ellerinden alındığı gibi, üstelik bir de bu zulmü, kendileri görüyormuş gibi dünyaya göstererek bütün insanlığı kandırdılar, hatta bütün insanlığı öldürdüler.
Amerika ve batı devletleri sömürgecidir. Kan emiciliklerini yarın sıranın kendilerine geleceğini çok iyi bilmelidirler. Sömürgeciliklerini sürdürülebilir kılmak için, Asya münafıkları ile işbirliği içinde, çeşitli müdahalelerle halkla hiçbir bağı olmayan askeri güçlerle işlerini yürütüyorlar. Bu işbirlikçilerin de hiç gıkı çıkmıyor. Bu katliama yürekleri nasıl dayanıyor anlaşılır gibi değil.
Bütün bunlara rağmen Filistinliler, yüzde sekseni devlete ait olan ve sadece yüzde yirmisi ellerinde bulunan “topraklarını sattılar” iftirasına da maruz kaldılar.
Böyle bir şey olsaydı şimdiye kadar katledilme pahasına direnirler miydi ve hırsızlar tarafından zorla işgal edilerek sürgüne uğrarlar mıydı?
Elhamdülillah Filistinlilerdeki iman çok kavidir. Bir karış topraklarını dahi satmalarının imkânı yok. Çünkü 75 yıldır harp halindeler. Bu çilelerle o kadar çok yoğrulmuşlar ve olgunlaşmışlar ki, bilge bir ihtiyar olgunluğunda ve çok metanetli davranıyorlar. Onların bu imanı, dik duruşları bütün dünyaya korku salıyor.
Sosyal medyada Filistinlilerin yaptıları konuşmalarına baktığımızda, ne kadar kâmil ve metanetli müminler olduklarını görüyoruz. Çocukları bile bilge ihtiyarlar gibi okkalı konuşmalar yapıyorlar.
Bir çocuğun feryadına bakar mısınız?
“Müslümanlar bizim için gıyabi cenaze namazı kılmasınlar. Biz diriyiz. Asıl ölüler onlardır.”
Bu feryat, katliamı seyreden bizlerin suratına şiddetli bir şamar gibi yapışıyor.
Bu sözün, bütün Müslüman devletler nezdinde atom bombası gibi tesir yapması lazım gelmez mi? Ama görünürde öyle bir tesir, bir uyanış yok.
İslam devletlerinin üzerindeki bu ölü toprağı, bu duyarsızlık, zaman geçtikçe çok pahalıya patlayacak. Bundan kurtuluş yok, zarar herkese dokunacak, bu yılan, günü geldiğinde bizi de sokacak.
Kişisel çıkarlar, makam mevki sevgisi, nurani bağları bilmemek, aradaki ufak tefek husumetlerle basiretlerinin bağlanması, hacdaki İslam siyasetinin tesis edilmemesi gibi sayabileceğimiz birçok menfi hususlar derhal terk edilerek, ölü toprağını üzerlerinden bir an önce atmalarını ve ittihad-ı İslama vesile olmalarını İslam devletlerinden acilen bekliyoruz.
Müslüman devletler artık uyanmalıdır. Aralarındaki ufak tefek husumetleri bir kenara bırakarak sırtlarına yapışan bu keneleri bir an önce atmak ve memleketlerindeki doğal kaynakları, halkın refahı için kullanmak mecburiyetindedirler. Aksi halde saf saf sıranın kendilerine gelmesini beklemiş olacaklardır. Çünkü doymak bilmeyen bu aç canavarlara bugün Filistin’i kurban verenler, yarın sıranın kendislerine geleceğini çok iyi bilmelidirler.
Bu vahşete, zalim devletlerin insanlıktan nasibini alan halklarında da büyük tepkiler var. Bu katliam onları bile iğrendirmektedir.
Batıda ve amerikada birçok kimsenin İslamiyete ve Kur’an’a karşı ilginin arttığını görüyoruz.
İnşaallah çok acılara ve çok pahalıya mal olan bu musibet, merhametli insanların hidayetine vesile de olacak, İslamiyeti terörle bağdaştırarak kendi insanlarına perde olanların planları da tersine çevrilecek gibi görünüyor.
Rabbimin bir an önce bu musibeti sonlandırmasını niyaz ediyorum.