Dermatoloji uzmanı Dr. Dilek Peker, dövme yapımında kullanılan kimyevi maddelerin, çok sayıda ölümcül hastalığa davetiye çıkardığını söyledi.
Vücuda yaptırılan dövmelerde otomobil boyası, yazıcı mürekkebi gibi mamullerin ana hammaddesi olan güçlü kimyasallar kullanılıyor. Dermatoloji uzmanı Dr. Dilek Peker, dövme yapımında kullanılan kimyevi maddelerin, zehirlenmelerden tümör oluşumuna, hepatitten AIDS'e kadar çok sayıda ölümcül hastalığa davetiye çıkardığı uyarısında bulundu.
Özel Farabi Hastanesi dermatoloji uzmanı Dr. Dilek Peker, tıp dilinde 'tatuaj' olarak adlandırılan kalıcı dövmelerin, enjektör yardımıyla deri altına sızdırılıp, vücudun farklı bölgelerine işlenerek yapıldığını belirtti. Çoğu dövme iğnelerinin cerrahi çelikten yapılmadığını ve tek kullanımlık olmadığını dile getiren Peker, "Steril olmayan ortamlarda iğneye bulaşan mikroplar, kana karışarak enfeksiyonel hastalıkların bulaşmasına sebep oluyor. Eğer iğneler birden çok kişide kullanılıyorsa, bu, sarılıktan AIDS'e kadar bütün hastalıkların bedene yerleşmesine davetiye çıkarır." dedi.
Özellikle gençlerin, vücutlarının farklı bölgelerine yaptırdıkları dövmelerin modasının bir zaman sonra geçeceğini unutmamaları gerekiyor. Dr. Peker'in verdiği bilgilere göre, bu dövmeler ancak cerrahi bir müdahale ile iz kalmak kaydıyla silinebiliyor. Dövmesini sildirmek isteyenler hem çok zor bir operasyon geçiriyor hem de bunun için oldukça yüksek bir ücret ödemek zorunda kalıyor. Enjekte edilen boyalar vücudu hastalıklara karşı korumasız bırakıyor ve ciddi deri hastalıklarına yol açıyor.
Dövme yapıldıktan sonra olumsuz reaksiyonların bir ay ile birkaç yıl içinde güneş ışığıyla temastan sonra ortaya çıktığına dikkat çeken Dr. Dilek Peker, şu uyarılarda bulundu: "Güvenilmeyen kişilerin kullandığı kimyasalların bazıları, aslında otomobil boyaları, yazıcı mürekkepleri gibi amaçlar için üretilen boyalardır. Bunlar dövme için derinin öylesine derinine işleniyor ki ağır yanıklarda bile varlıklarını koruyorlar. Dövme yaptıracak kişiler bu ağır sonuçları göz önüne alarak bir daha düşünmelidir."
Zaman