Kalp sağlığını korumak için

Kar, kalp sağlığını korumak için alınacak tedbirleri ve kalp krizi sonrası yapılacakları anlattı

Özel Alanya Can Hastanesi Kalp Damar Cerrahi Bölümü uzmanlarından Dr. Mustafa Kar, kalp sağlığını korumak için alınacak tedbirleri ve kalp krizi sonrası yapılacakları anlattı.

ANİ ÖLÜM
Dr. Mustafa Kar "Günümüzde özellikle de batılı toplumlarda 40 yaşın üzerindeki erkek ve kadınlardaki ölüm sebebini % 50’ye varan oranda, kalp ve damar hastalıkları (kalp krizi ve beyin felcini içeren hastalık grubu) oluşturur. Koroner hastalığın belirtisi yıllar içinde yavaş gelişmesine rağmen etkisi ani olmakta ve hastaların üçte birinde kalp krizi hiçbir belirti olmaksızın ani ölüme yol açmaktadır. Koroner arter hastalığının en önemli özelliği de budur.
 

20'Lİ YAŞLARA DÜŞTÜ
Son yıllarda yapılan araştırmalar belirttiğim bu yaşın artık 20’li yaşlara düştüğünü göstermektedir. Günümüz yaşam koşulları, iş yaşamındaki artan stres hastalığın yaşının düşmesinde büyük etkendir. Ama tek etken değildir. Hastalıktan korunmak için daha çocuk yaşlardan önlemler alınmalıdır. Çocuk yaşta kazanılan düzenli spor alışkanlığı hayat boyu sürdürülmeli, düzenli ve sağlıklı beslenme alışkanlığı da buna eklenmelidir. Yukarıda bahsettiğim günümüz yaşam koşulları yetişkinlere stresli, ayrıca  iş ve ev arasında sıkışan bir düzen sunmakta, spor yapma imkanlarını daraltmaktadır.
 

ERKEN YAŞLAR
Çocuklar için de durum pek iç açıcı değil; sokaklarda hareket etmeyi, spor yapmayı içeren aktivelerin yerini bilgisayar başında oynanan oyunlar ve bu esnada tüketilen besin değeri düşük besinler almaktadır. Bu durum zamanla şişmanlık ve bazı metabolik hastalıklara yol açmakta; şeker hastalığı ve kolesterol gibi kalp sağlığı yönünden riskli durumların sıklığı genç insanlarda da artmaktadır. Erken yaşlarda önleyici tedavilere başlamak önemlidir, artık daha genç yaşlarda kan şeker ve kan kolesterol analizlerinin yapılması ve buna yönelik tedbirlerin alınması kalp sağlığını korumak açısından önemlidir." dedi.
 

KORKU HİSSİ
Kalp krizi geçirmiş bireylerle ilgili durumlar konusunda sözlerine devam eden Dr. Mustafa Kar "Kalp krizi geçiren birey üzerindeki tedirginlik ve korku hissini zamanla atar, bu arada kalp de iyileşme sürecine devam eder. İyileşme süreci boyunca kişinin enerjisi günden güne artar ve kişi zamanla normal yaşantısına döner. Kalp krizi sonrasında kişinin hayatında değiştirmek zorunda olduğu şeyleri; içiyorsa sigarayı bırakmak, düzenli egzersiz yapmak, tansiyonunu düzenli kontrol ettirmek, az yağlı ve kilo yapmayan gıdaları tercih etmek ve ilaçlarını düzenli kullanmak olarak sıralayabiliriz. Kalp krizi geçiren kişinin aile fertlerinin psikolojileri de unutulmamalı, kendini suçlu hissedebilecek aile fertlerine bu durum aniden ortaya çıksa bile aslında bir birikimin sonucu olduğu anlatılmalıdır.
 

HIZ KAZANDIRILDI
Koroner arter hastalığının teşhis ve tedavisi konusunda son yıllarda pek çok yenilikler geliştirilmiştir. Kişide koroner arter hastalığının olup olmadığını anlamak için bazı testler vardır. Testler hasta için basit  formlardan istirahat EKG’sinden başlar; eforlu EKG, EKO multislays CT myokardial perfüzyon sintigrafisi  ve koroner anjiografi bu tetkiklerin birkaçı bazen de hepsini kullanarak koroner arter hastalığı varlığı  araştırılır. Kalp ve damar hastalıklarında ilaç tedavileri mekanik ve girişimsel düzeltici tedavileri (perkütan anjioplastiler, koroner stent konumu, açık kalp ameliyatı, koroner by-pass cerrahisi müdaheleleri ..) gibi birçok tedavide son 20 yılda çok ciddi anlamda başarı ve hız kazandırıldı. Günümüz teknolojisiyle bu tedavi yöntemleri daha başarılı ve daha az yan etkili olarak uygulanabiliniyor." dedi.

haberalanya.com

Aile Haberleri