Kastamonu, Cuma günü başlayan Kastamonu Lahikasi Sempozyumu ile ilgi merkezi oldu. Risale Akademi, Kastamonu Üniversitesi, Kastamonu Belediyesi ve İlim Yayma Cemiyeti Kastamonu Başkanlığının ortak organizasyonu ile Üniversitede gerçekleştirilen sempozyumda 54 sunum 7 konuşma yapılıyor.
En baştan anlatayım...
Kastamonu'ya girerken evvela Üstadın tarassut altında ikamet ettiği karakol karşısı perdesiz ve bazı pencereleri camsız olan evini aradı gözlerimiz.
Biraz dolaştıktan sonra Yakupbey Camii yakınındaki Üstadın beyaz evini bulduk. Bediüzzaman'ın evi yerinde duruyordu ama karşısındaki karakol yıkılmıştı. Beraberimizde bulunan bir dostumuz taşı gediğine koyan tesbitte bulundu;
Bediüzzaman hala Kastamonu'da ama ona zulmedenlerin merkezi hak ile yeksan olmuş...
Üniversiteye giderken yolda sokakta her yerde Bediüzzaman Sempozyumu afişleri ile karşılaştık. Hele Üniversite kapısı girişinde asılan afiş hepimizi duygulandırdı.
"Bir zamanlar Kastamonu'da okuyan lise talebelerinin, "Muallimlerimiz Allah'tan bahsetmiyor" sözüne yıllar sonra sunulan bir jest idi adeta.
Allah'a şükür bugün liselerde Allah'tan bahseden kahraman muallimler var, tabiat tesadüf ve diğer dalalet öğretileri marjinal düzeye inmiş vaziyette.
Din dersleri, Kur'an dersi ve siyer dersi verilmekte.
Yetmez ama ümitlenmek için güzel uygulamalar bunlar.
Ve bugün bir zamanlar, "muallimlerin Allah'tan bahsetmediği" Kastamonu'da, en yüksek eğitim kurumunda Allah'ı, Kur'an ı, Peygamberi asrın idrakine anlatan Müellif ve eserleri akademik düzeyde konuşuluyordu. Hem de devlet ricalinin ev sahipliğinde.
Evet, Bediüzzaman her yerde olduğu gibi Kastamonu'nun gönlünde sağlam yer edinmiş; ona karşı duranlar ise çökme sürecinde.
Kolluk kuvvetleri artık halkın değerlerini hedef almamaktadır; halka hizmet mesaisindeler.
Bediüzzaman bugünleri görürcesine talebelerini tahriklere provolasyonlara karşı uyardı "müsbet harekeket" dersi verdi.
Merhum Abdulkadir Badıllı ağabeyin Taşköprülü Sadık ağabeyden bahseden video görüntüsünü izledik. Salon, merhum ağabey ile birlikte hüzünlendi.
Said Özdemir Ağabey de rahatsızlığı dolayısıyla katılamadı. Onu da video görüntüsünde dinledik. Mehmet Fırıncı ve Abdullah Yeğin ağabeyler ise toplantıda yaptıkları konuşmada, aşk ve şevk verdiler.
Fırıncı Ağabey'in, "bu toplantılarda dinleyici olmak dahi bir mazhariyettir" sözü, güne damgasını vurdu.
Abdullah Yeğin Ağabeyin "ihdinas siratel müstakim" dersi ikaz mahiyetinde idi.
Diğer konuşmacılardan da bahsetmek isterim ama Risale Haber ve Risale Akademi canlı yayın yaptı. Meraklısı izlemiştir deyip bu kısmı geçiyorum.
Bu arada, Belediye Başkanı Tahsin Babaş'ın konuşmasında ilginç cümleler vardı.
Dedi ki, "Bediüzzaman'ı Kastamonu'ya gönderenler, burası milliyetçiliğin baskın olduğu bir şehirdir. Burada onu bitirirler, diye planladılar. Ama Kastamonuluların aklını ve imanını hesaba katmadılar."
Bir de "Ben risaleyi fazla bilmem ama ona hizmet etmeyi iyi bilirim" dedi ve Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'ın talimatıyla, İnebolu'daki Bediüzzaman evini onaracağı bilgisini verdi.
Hülasa, Kastamonu Bediüzzaman markası ile atağa geçti. Darısı diğer illerin başına.
Allah bu sempozyumları düzenleyenlerden, katkı sağlayanlardan razı olsun.
Bu faaliyetler memleketin havasını değiştiriyor.