Akın Yıldırım'ın haberi:
Eski uygulamaya göre öğrenciler alan içi tercih yaptığında AOBP'leri (Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanı) 0,15 ile alan dışı tercih yaptığında ise 0,12 ile çarpılıyordu. Yapılan değişiklikle birlikte artık her öğrencinin AOBP'si 0,12 ile çarpılacak. Böylece adaylar hangi alanda ve hangi okulda olursa olsun istediği bölümü herhangi bir puan kaybına uğramadan tercih edebilecekler. Sözgelimi meslek lisesindeki bir öğrenciyle genel lisedeki "sayısalcı" bir öğrenci artık hukuk fakültesini tercih ederken yaklaşık 15 puanlık bir kayıp yaşamayacak.
Yeni uygulamayla birlikte öğrenciler arasındaki rekabet kızışacaktır. "Önemsiz ders" düşüncesi tamamen rafa kalkacak ve her öğrenci rakiplerinin bir adım önüne geçmek için ekstra gayret sarf edecektir.
Yükseköğretime Geçiş Sınavı'nın (YGS) önemi iyice arttı ve YGS puanı yüksek olanlar daha avantajlı olacaktır. Bu anlamda özellikle TM'ciler açısından Fen-1 ve sözelciler açısından da Mat-1 büyük önem kazandı.
TM pastasına talip olan sayısalcılar karşısında geri kalmamak için, TM'cilerin özellikle Mat-1, Fen-1 ve Mat-2'ye ağırlık vermesi gerekecektir. Bu rekabet sözel pastasından pay almaya çalışan TM'cilerle sözelciler arasında da yaşanacaktır. Şüphesiz bu uygulamada en avantajlı olan sayısalcı öğrencilerdir. Hukuk, kamu yönetimi ve uluslararası ilişkiler gibi bölümleri düşünen bir sayısalcının, özellikle TM'cilerin zorlandığı Fen-1 ve Mat-2 testlerindeki başarısı onu bir adım öne geçirecektir. Fakat bu bölümleri düşünen sayısalcılar, "Edebiyat-Coğrafya" testini hafife almamalıdır. Bu test, kesinlikle son 1-2 aya bırakılmamalı ve zamana yayılarak hazmedilmelidir.
Tıp veya mühendislik yazmayı düşünen bir sayısalcının, bir taraftan Fen-2 testine çalışırken diğer taraftan da hukuk için gerekli olan Edebiyat-Coğrafya testine çalışması külfetli olacaktır. "Bir koltukta iki karpuz taşımaya" çalışan bu öğrenciler bunu iyi düşünmeli ve sağlıklı bir seçim yapmalıdır. Mat-2'si çok iyi olan, fakat Fen-2'si vasat olan bir sayısalcının TM seçeneğini değerlendirmesi mantıklı olacaktır. Sayısal öğrencileri bu değişiklikten önce de işletme, iktisat ve sınıf öğretmenliği gibi birkaç bölümü "ortak alan"dan yazabiliyordu. Yani bu bölümleri yazarken puanları kırılmıyordu. Dolayısıyla bu bölümlerin puanlarında abartılı bir yükselme beklenmemeli. Fakat yeni uygulamayla birlikte özellikle hukuk ve PDR gibi çok tercih edilen bölümlerin puanlarının yükselmesini bekleyebiliriz.
TM'ciler de artık mühendislik vs... yazabilecek. Fakat mühendisliği kazanabilmek için Fen-2 testini de yapmak gerekiyor. Durum böyle olunca Fen dersleriyle barışık olmayan bir TM'cinin mühendislik için Fen-2 gibi zor bir sınava girmesi pek gerçekçi olmayacaktır. TM'cilerin Mat-1, Fen-1 ve Mat-2 testine artık daha fazla çalışması gerekiyor. Bunun yanı sıra Edebiyat-Coğrafya testine de ayrı bir önem vermeleri gerekir ki sayısalcı olup da TM tercihi yapan öğrencilerden aşağı kalmasınlar.
TM'ciler daha önce tarih, coğrafya ve gazetecilik gibi bölümleri yazamıyordu. Bu bölümlere ilgi duyan ve Mat-2 si vasat olan TM'ciler için katsayı farkının kaldırılması bir fırsattır. TM'cilerin de sözel pastasından pay almaları sözelciler için dezavantaj olacaktır. Bu durumda sözelcilerin "Edebiyat-Coğrafya" testine ve "Sosyal Bilimler" testine ayrı bir önem vermesini zorunlu kılmaktadır. Özellikle öğrencilerin zorlandığı "Sosyal Bilimler" testindeki "tarih sorularına" dikkat edilmelidir. Başvuran öğrenci sayısıyla kontenjan durumu kıyaslandığında "yabancı dil" en avantajlı kulvardır. Yabancı dile ilgi duyan öğrenciler bu durumu göz önünde bulundurmalıdır.
Zaman