Namazı mazeretsiz olarak kılmamış olan müminlerin, sonradan pişman olup telafi etmek istemeleri halinde ne yapacakları, nasıl davranacakları konusunda ictihad farklılıkları vardır:
Bir içtihada göre, soruda anlatıldığı gibi zorunlu işler dışında daima kaza kılacaktır. Sünnet ve nafile namazları bile kılmayacak, bunların da yerine kaza kılacaktır.
Bir başka içtihada göre, zorunlu işleri yapar, sünnet namazları da kılar, ilim ve tahsil faaliyetlerini de yürütür, bunların dışında kalan vakitlerde kaza namazı kılar.
Kaza namazı olanların sünnet ve "kuşluk, evvâbîn, teheccüd, tahiyyetü'l-mescid" gibi adı konmuş nafile namazları kılması caizdir.
Hanefîlere göre, adı konmamış (mutlak) nafile namaz kılmak yerine kaza kılmak efdaldir, tercih edilmelidir. Bu sebeple kazaya kalmış namaz bulunan bir mümin, günlük namazların sünnetleriyle beraber kılmalı, vakit buldukça da ihmal etmeden kaza namazlarını kılmalıdır.
Lüzumlu lüzumsuz birçok dünya işi için bir ömür geçirirken, kaza kılmak için sünnetleri terk etmek sorumluluk duygusuna sahip bir kula yakışmaz.
Siz durumunuza göre bu içtihatlardan birine tabi olabilirsiniz...
Sorularla İslamiyet