Risale Haber-Haber Merkezi
Taraf gazetesi yazarı Ahmet Altan, Kemalizmin dindarların damarına milliyetçilik zehrini enjekte ettiğini söyledi.
Kemalizmin en büyük ve en korkunç zaferinin "dindarların damarına milliyetçilik zehrini enjekte etmek" olduğunu ifade eden Altan, Kemalizmin bunun iki büyük kazanç sağladığını söyledi.
Altan, "Birincisi, tasavvufta billurlaşmış olan sevecenliği, hoşgörüyü, “yaratılanı yaratandan ötürü sevme” yeteneğini içselleştiren bir din anlayışının ortak bir kültür zemini oluşturmasını ve bu ortak kültür çerçevesinde bir “hakkaniyet” mücadelesine girişebilme gücüne ulaşmasını engelleyerek kendini “tekleştirmeyi” becerdi. İkincisi de, sürekli olarak ezdiği, horladığı dindarları, her istediğinde milliyetçilik dizginleriyle durdurup denetlemeyi ve kendi amaçları için kullanmayı başardı. Dindarları Kemalistleştirdi" dedi.
Peygamberinin “veda hutbesinde” kavmiyetçiliği lanetlediği bir dinin mensuplarının kendilerine İslam’ın geçmişinden bir milliyetçilik hikâyesi çıkarmalarının pek kolay olmayacağını vurgulayan Altan, "Ama aynı dindarların 'ameline' baktığınızda, karşınıza milliyetçiliğin o çirkin hoyratlığı çıkar. Bu ülkenin dindarlarını 'Türk-İslam' sentezine inandırmış bir sistem var karşımızda. Sosyalizm karşısında 'nasyonal sosyalizm' neyse, İslam’ın karşısında 'Türk-İslam' sentezi de odur bence" şeklinde yazdı.
Dindarların “milliyetçilik-din” ilişkisini kalabalıklar önünde konuşmaktan ödlerinin patladığını ileri süren Altan, "Muhafazakârların bir cila olarak kullandıkları dinin altında, o dindarlığı kavruklaştıran milliyetçilik zehri akar. Kemalistlerle muhafazakâr dindarlar arasında aslında “ideolojik” bir kavga, ideolojik bir anlaşmazlık yoktur, bir iktidar savaşıdır yaşadıkları. Namaz kılan milliyetçilerle, dans eden milliyetçilerin, “sarayın iktidarını” kim alacak kavgasını izleriz biz. Hepsi aynıdır. Hepsi milliyetçidir" dedi.
Dindarın, modernin, Sünninin, Alevinin, Türkün, Kürdün "Kemalizm bağımlısı" olduğunu vurgulayan Altan, "Bir gün bu zehirden kurtulabilirler mi? Bu zehrin kendilerini yok edeceğini kavrayabilirlerse, belki..." dedi.