Sayın Evren, rica ederim intihardan vazgeçin. Çünkü, ödenecek hesabınız çok kabarık.
Ordu, milletinin göz bebeğidir. Onun malını, canını, namusunu, asayişini içte ve dışta korumakla görevlidir. Siz vaktiyle böyle mukaddes bir ordunun Genel Kurmay Başkanıydınız.
Bütün yurtta anarşi ve terör kol gezmekteydi. Olayları önlemek için sizin isteğiniz doğrultusunda TBMM tarafından "sıkı yönetim" ilan edildi. Sizi olağan üstü yetkilerle donattılar. Üstelik devrin iktidarı size " silah istiyorsanız silah, yetki istiyorsanız yetki" diyerek tam destek verdi.
Siz ne yaptınız? Daha fazla insan ölsün, “ihtilâl olgunlaşın” diye, yetkiniz, silâhınız ve gücünüz olduğu halde anarşiyi önlemediniz. En az on bin kardeş kanının akmasına sebep oldunuz. 11 Eylül 1980 günü son haddine ulaşan anarşi, 12 Eylül sabahı bıçak gibi nasıl kesildi? Bu sorunun cevabını 29 senedir veremediniz.
Bu milletin seçtiği TBMM’yi kapattınız, milletin sizden alacağı var. Kanunları rafa kaldırdınız, “söylediğim kanundur” dediniz, demokrasinin ve hukukun sizden alacağı var.
On binlerce insanı tutuklatarak, hapishanelere doldurdunuz. Sorgusuz, sualsiz, savunmasız günlerce, aylarca, yıllarca yatırdınız, o insanların sizden alacağı var. Binlerce insan gibi rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu'nu yedi buçuk yıl tecritte bıraktınız, milletin,"adam gibi adam" dediği o insanın sizden alacağı var.
Ne kadar belediye başkanı varsa, hepsini görevden alarak, ehliyetine bakmadan emekli subay ve astsubayları belediye başkanı yaptınız. Yerel yönetimlerin sizden alacağı var.
”Bir kişi sağdan, bir kişi soldan asalım ki, milletin gözü korksun” diyerek, astığınız insanların ve ailelerinin sizden alacağı var.
Erzurum' da mübarek ramazan günü millet oruçlu iken karşılarına geçip, “benim babam da hoca idi” diyerek, vatandaşın dini inancıyla alay ederek su dolu bardağı mideye indirdiniz. Ramazan'ın sizden alacağı var.
Bazıları, hapiste bir yıl yatmasına rağmen, hiçbir şey olmamış gibi hoşgörülü davranıp, sizi yüksek makamlarda ağırlayabilirler. İnanın ki, bu milletin sizinle birlikte onlardan da alacağı var.
Öyle kolay bırakıp gidemezsiniz, gitmek sizin için kolay kurtuluş olurdu. Bu millet, Pinoche gibi sanık sandalyesine oturmadan ölmeni istemiyor. Yargılanmanı hasretle özlüyor.
Ölmek içinde hiç acele etme. Şunu unutma ki, korkunun ecele faydası yoktur. Zannederim, bu süreçte korkuyla tanışmış oldun. Ama unutma ki, İlâhi adalet öteki dünyada bütün bunların hesabını alacak.