İzmir Cengiz Aytmatov Sosyal Bilimler Lisesi 11'inci sınıf öğrencisi Tuğçe Danacı, 8 yıl önce Balıkesir'in Balya ilçesindeki evlerinde televizyon izlerken gördüğü Japon bir kadının konuşmasından ve Japonca'nın harmonisinden etkilendi.
Japonca öğrenmeye karar veren Danacı, internetten araştırma yaptı. Danacı, kursa gitmeden, tamamen kendi çabaları ve imkanlarıyla çalışmaya başladı, 4'üncü sınıfa geldiğinde okulda yapılan bir etkinlikte Japonca şarkılar söyledi.
Ailesinin, "Senin yapman gereken şey Japonca çalışmak değil, derslerine çalışmak" şeklindeki eleştirileri nedeniyle kimi zaman evindeki kanepelerin ve yatakların arkasında gizlenerek çalışmak zorunda kaldığını belirten Danacı, "Öğrenme sürecimde okul arkadaşlarım benimle 'Bu ne biçim dil, çen çin çon' diyerek dalga geçiyorlardı ama daha sonra arkadaşlarım da heveslendi ve bazıları Japonca diziler izlemeye ve müzikler dinlemeye başladı" dedi.
Öğrenme sürecini anlatan Tuğçe Danacı, "İstekle çalışıyordum hep, çünkü bu dili çok seviyordum. Öğrenme süreci, benim için ızdırap değil eğlenceli günlerdi. Bizden çok farklı bir alfabeye sahipler ve bir değil, üç alfabeleri var. Önce tüm Japonların bildiği Hiragana alfabesiyle başladım, daha sonra da Katakana'ya geçtim, bunlar 46 karakterden oluşan alfabeler. Son olarak yine internet siteleri ve telefon uygulamaları aracılığıyla Kanji alfabesini öğrendim" ifadelerini kullandı.
'Japon kafilesi beni kendilerinden sanarak götürmek istedi'
Tuğçe Danacı, iki yıl önce katıldığı Japonya İzmir Kültürlerarası Dostluk Derneği (JİKAD) tarafından düzenlenen Japonca konuşma yarışmasına kendi hazırladığı 10 sayfalık Japonca bir metinle katıldığını belirterek, "O yarışmada sunumumu yaptım ve çok güzel tepkiler aldım. Orada Japonca'yı öğrendiğimi anladım, orası benim 'Gerçekten bu dili öğrenmişim' diyerek kendimi keşfettiğim yer oldu. Japonya Başkonsolosu Norio Ehara bana, 'Japonca'nın kendine has bir tınısı, melodisi vardır. Sen de bu tınıyı çok güzel şekilde diline katmışsın. Gerçekten çok yeteneklisin, bu dili hiç kurs almayarak öğrenmek çok zordur' dedi. Bunlar benim adıma gerçekten çok motive ediciydi" şeklinde konuştu.
"Geldiği nokta gurur verici"
İlk başlarda kızlarının Japonca öğrenme isteğine karşı çıktıklarını vurgulayan Tuğçe Danacı'nın babası Nihat Danacı ise, "Sınav zamanı geldiğinde sana bunu değil, matematik, edebiyat, fizik, kimya soracaklar, bunlara yönel, dedik. Fakat gün geçtikte kızımızın becerisini, başarısını gördükçe biz de takdir ettik, destekledik. Şu an geldiği nokta gerçekten gurur verici, başardığı işle kızımızla gurur duyuyoruz" diyerek, duygularını dile getirdi.
İzmir Cengiz Aytmatov Sosyal Bilimler Lisesi Müdürü Mustafa Kaşka da Danacı'nın derslerinde de çok başarılı bir öğrenci olduğunu belirterek, "Bu tip öğrenicilerimize bireysel gelişimlerini tamamlamaları için sonsuz destek veriyoruz. Sosyal Bilimleri Lisesi'nin öğrencisi olması da bizim için bir gurur kaynağı. Japonca ayrı bir kültür ve alfabe farklılığı var, gerçekten zor. Kendisi hukuk okumak istiyor ve bunu başaracağına da inanıyoruz" dedi.
Danacı, şimdiki hedefinin ise Çince öğrenmek olduğunu söyledi.
Kaynak: DHA