Bilgi ve iletişim teknolojisi alanında şifreleme yöntemlerinin büyük bir kısmı çok geniş basamaklı sayılarla uğraşmanın zorluğuna dayanıyor. Fakat bilim insanları tarafından üretilen tarihin ilk beş-atomlu kuantumbilgisayarı bütün bu tabloyu baştan aşağı değiştirebilir. Zira söz konusu bilgisayarın geleneksel şifreleme düzenlerini kırabilme potansiyeli olduğu söyleniyor.
Geleneksel bilgisayar işlemlerinde sayılar ya 0'lar ya da 1'lerle temsil edilir. Fakat bu yeni kuantum biligsayarlarında bu işlemler "qubit" adı verilen atomik ölçekteki ünitelerle yerine getiriliyor. Qubit'ler aynı zamanda, eşzamanlı olarak hem 0 hem de 1 olabiliyor; kuantum fiziğinde bu eşzamanlılığa "süperpozisyon" adı veriliyor.
Bu bilgisayarlarda 15 sayısının faktörünü almak için 12 qubit'e gerek duyuluyor, fakat MIT ve Avusturya'daki Innsbruck Üniversitesi'nden araştırmacılar bu işlemi her biri tek bir atom tarafından temsil edilen beş qubit'e kadar indirmenin bir yolunu buldular.
Atomları bir tür iyon tuzağında tutarak kuantum sistemin stabil durumda olmasını sağlayan lazer titreşimleri kullanan bu yeni sistem aynı zamanda ölçeklenebilirlik de vadediyor. Zira böylece daha büyük sayılarla baş edebilmek için çok daha fazla sayıda atom ve lazer titreşimi daha büyük ve daha hızlı bir kuantum bilgisayar inşa etmek için eklenebiliyor. Bu da beraberinde, kredi kartlarının, üst düzey devlet bilgilerinin ve diğer gizli verilerin korunmasında kullanılan RSA gibi faktorizasyon temelli yöntemler için yepyeni riskleri getiriyor.
Yeni Akit