Hey gidi koca çınar sen ne devirler gördün,
Aziz Üstadım ile nur âlemlere girdin.
Kaç sonbaharlar geçti, nice sararıp soldun,
Üstadın hasretiyle kaç yıldır hüzün doldun.
Gölge ettin korudun Üstadın meskenini,
Kaç bahtiyar geldi gördü Üstadımın evini.
Burda atıldı nüve, burada doğdu Nurlar,
Hep buradan yayıldı ülkemize sürurlar.
Hüzün sürura döndü ümit vardı Üstadım,
Ülkemin her yanına yayıldı adım-adım.
Şimdi kıtalar aştı dünyanın gündeminde,
Üstadımın evleri dünyanın her yerinde.
İmanlar taklitten tahkîke evriliyor,
İslâmiyet canibine kalpleri çevriliyor.
Nerde Sıddık Süleyman, nerde Cennet Bahçesi,
Yükselir bahçesinden Nur kardeşlerin sesi.
Elinde kalemiyle belirdi Şamlı Tevfik,
Hem Üstadın kâtibi, hem ne sadık bir refik.
Muhacir Ahmet, Mustafa Çavuş, Santral Sabri,
Kiminin Sav’da, kiminin Barla’da kabri.
Ne Bahtiyarlar saklı Barla’nın makberlerinde,
Adları hep anılır dünyanın her yerinde.
Hey gidi koca çınar, Üstadımsız mahzun ev,
Bas bağrına gelenleri, sen de Üstad gibi sev.