Dünya fanidir, imtihan yeridir, baki olan ahiret hayatıyla kıyaslanamaz. Onun için dünyalık mal-mülk, makama bakıp da aldanmayın. Allah katında değerli olanlar, bu dünyalık nimetlere sahip olanlar değil, takva sahipleri, Allah’a gereken saygıyı gösterenlerdir.
- Bu surenin 31. ayetinde belirtildiği üzere, müşrikler, Hz. Muhammed’e peygamberliği yakıştıramamalarını onun fakir bir kimse olduğuna bağlamış ve şöyle demişlerdi: “Bu Kur'ân, (bu fakir adama geleceğine) bu iki şehirden (servet, aşiret sahibi) büyük bir adama indirilseydi ya!”
Bunun üzerine Allah o müşriklere cevap vermiş ve yanlışlarını değişik hakikatlerle ortaya koymuştur:
1) Allah’ın rahmetinin bir tezahürü olan peygamberlik ve hak dine sahip olmanın her şeyden daha kıymetli olduğunu ve bunun dünya nimetleriyle kıyaslanamayacağını ifade etmek için şöyle buyurdu:
“Rabbinin rahmetini onlar mı bölüştürüyor? Oysa dünya hayatında onların geçimlerini Biz bölüştürdük ve birbirlerini istihdam etmelerine imkân verecek şekilde kimini diğerlerinden üstün düzeylere yükselttik. Fakat Rabbinin rahmeti, onların toplayabileceği herşeyden daha hayırlıdır.” (Zuhüf, 43/32)
2) Daha sonra, dünyanın malı-mülkü, makam ve servetinin Allah katında bir kıymet ve değer ölçüsü olmadığı ve peygamberlik gibi yüce bir makamın ayarı asla olamayacağını bildirmek için şöyle buyurdu:
“Eğer, bütün insanların dinsizliğe imrenecek bir tek ümmet haline gelme mahzuru olmasaydı, Rahman’ı inkâr edenlerin evlerinin tavanlarını ve çıkacakları merdivenleri, evlerinin kapılarını, üzerine kurulacakları koltukları hep gümüşten yapardık. Onları altına, mücevhere boğardık. Fakat bütün bunlar dünya hayatının geçici metâından ibarettir. Âhiret ise Rabbinin nezdinde Allah’a karşı gelmekten sakınanlara mahsustur.” (Zuhrüf, 43/33-35)
- Bu ayetlerin hiç birinde Hz. Peygamberin veya peygamberlerin muhatap alındığını gösteren tek bir ima bile yoktur.
Bütün mesele şudur:
- Dünyadaki makam-mevkilerin, mal-mülkün Allah katında bir değer ölçüsü olmadığını; insanlar Allah’ın dünyalık olarak verdiği nimetlerin vesilesini küfür olarak görüp de öyle ise “biz de küfre girelim ki zengin olalım” şeklinde yanlış bir algıya kapılıp bir inkârcılık furyasına girmeselerdi, ahirette hiç bir nimete kavuşamayacak olan ve Allah’ın bir numaralı düşmanları olan kâfirlere bu dünyada büyük servet verilecekti ki, bununla dünyanın ne kadar değersiz olduğunu ortaya koymak ve bunu müşriklere hatırlatmaktır. (krş. Razi, ilgili ayetlerin tefsiri)
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet