Bismillahirrahmanirrahim
Kur’ân’ın bir cenahı mazide, bir cenahı müstakbelde, kökü ve bir kanadı eski peygamberlerin ittifaklı hakikatleri olduğu
ve bu onları tasdik ve teyid ettiği
ve onlar dahi tevafukun lisan-ı hâliyle bunu tasdik ettikleri gibi;
öyle de, evliya ve asfiya gibi ondan hayat alan semereleri ve hayattar tekemmülleriyle şecere-i mübarekelerinin hayattar, feyizdar ve hakikatmedar olduğuna delâlet eden
ve ikinci kanadının himayesi altında yetişen ve yaşayan velâyetin bütün hak tarikatleri ve İslâmiyetin bütün hakikatli ilimleri, Kur’ân’ın ayn-ı hak ve mecma-i hakaik ve câmiiyette misilsiz bir harika olduğuna şehadet eder. (Sözler-Yirmi Beşinci Söz-Birinci Zeyl)
Bediüzzaman Said Nursi