Kurbanlar dînimizin tayin ettiği hayvan boğazlama şekline ve usûlüne uygun olarak kesilirler. Şer'î boğazlama şekline tezkiye adı verilmektedir.
En başta Besmele olmak şartıyla Tezkiye işlemi iki şekilde yapılır:
1 - Ya boğazın çeneye bitişik tarafı kesilmek suretiyle olur ki buna zebh denir. Bu şekilde kesilen hayvana da zebîha adı verilir. Mezbeha kelimesi de aynı kökten gelmektedir.
2 - Veya boğazın göğse bitişik olan kısmından kesilir, buna da nahr denilir.
Koyun, keçi ve sığır cinsi zebh usûlü ile; develerin ise nahr yoluyla boğazlanması sünnettir. Aksini yapmak ise mekruhtur.
Hayvanı keserken şer'î yönden ayrıca şu hususlara da dikkat edilmesi şarttır:
Evdac adı verilen şu 4 kısmın tamamen kesilmesi şarttır:
1 - Nefes borusu,
2 - Yemek borusu,
3 , 4 - Boyunun iki yanında bulunan iki şah damarı...
Bu 4 kısım tamamen kesilmeden şer'î yönden kesim işlemi ifa edilmiş olmaz. Bu şekilde kesilen kurban sahih olmaz, eti de yenmez.
Bunlardan birini kesiminin eksik kalması halinde durum ihtilâflıdır.
Bir görüşe göre, bu 4 şeyden nefes borusu dahil 3'ü kesilmiş olursa, kesim işlemi sahih olur.
Diğer bir görüşe göre ise, bu 4 kısmın tamamı ve herbirinin de yarıdan fazlası kesilmeden, kesim işlemi olmaz, o hayvanın eti sahih olmaz. Fakat müftâbih olan (kendisiyle fetva verilen) birinci görüştür.
Bu şekilde kesilen bir hayvan, şer'î usûle uygun olarak kesilmiş sayılır. Buna hakikî ve ihtiyarî tezkiye denir.
Bir de zarurî tezkiye adı verilen kesme şekli vardır. Bu kesme, kesilecek hayvanın herhangi bir yerinden yararlanarak kanını akıtmak suretiyle öldürmek demektir. Eti yenen vahşî hayvanlar bu usûlle öldürülünce hükmen boğazlanmış sayılırlar.
Ehlî hayvanlar ise, ancak yabanileştiği veya tutup kesmek mümkün olmadığı takdirde bu şekilde zarurî tezkiye yoluyla öldürülerek eti yenebilir.
Sorularla İslamiyet