Musa Özyürek'in haberi
Halk arasında 'saman nezlesi' olarak bilinen alerjik rinit, insanların yaşam kalitesini ciddi boyutlarda etkileyebiliyor.
Bahar aylarında bazı insanların ardı ardına gelen hapşırık nöbetlerinden ve burun akıntısından bazılarının ise gözde sulanma veya öksürük krizlerinden yakındığına dikkat çeken Alerjik Hastalıklar Uzmanı Dr. Gülden Paşaoğlu, birçok insanın bunun gibi sağlık sorunları nedeniyle baharın güzelliğinden faydalanamadığını söyledi.
Üstelik küresel ısınma nedeniyle iklim şartlarının değişmesi ve hava kirliliği gibi faktörler nedeniyle bahar alerjisine yol açan polenler sadece 'bahar' mevsiminde değil, neredeyse yılın büyük bir bölümünde görüldüğüne dikkat çeken Paşaoğlu, "Çevresel etkenlerin yol açtığı bir başka sorun da, alerjik hastalıkların görülme sıklığının giderek artması. Alerjik rinit günümüzde her yüz kişiden 30'unu etkisi altına alabiliyor. Bahar mevsiminde alerjik hastalıkların görülme sıklığında büyük bir artış gözleniyor. Bunun sorumlusu olarak da havada yayılan çimen, ağaç ve çiçeklerin oluşturdukları polenler gösteriliyor. Polenler solunum yoluyla vücuda girdiklerinde, kişi alerjik bir bünyeye sahipse, vücutta salgılanan histamin maddesi solunum yolu, gözler ve burun zarlarının iltihaplanmasına yol açıyor. Bunun sonucunda da halk arasında saman nezlesi olarak bilinen ve uzun yıllar devam edebilen bir hastalık olan alerjik rinit ortaya çıkıyor." dedi.
Ağaç, çayır-çimen ve otsu bitkiler olmak üzere 3 ana bitkinin polenleri alerjik reaksiyonlara neden olduğunu kaydeden Paşaoğlu, bunların alerjik reaksiyon yapma olasılığının kişinin genetik yatkınlığına ve o polenin alerjenitesine bağlı olarak değişim gösterdiğini vurguladı.
Bu üç ana polen grubu arasında alerjenitesi en fazla olan bitkinin çayır-çimen polenleri olduğunu ifade eden Paşaoğlu, "Sıklıkla ağaç polenleri ilkbahar başlangıcında, çayır-çimen polenleri yaz ve yabani ot polenleri sonbahar aylarında ortaya çıkıyor. Polenlerin yoğunluğu ve etki süreleri iklim koşullarına ve o yılki hava durumuna göre değişiyor. Ilıman iklimlerde polen mevsimi daha erken başlayıp daha uzun sürüyor. Bu bölgelerde yılın büyük bölümünde allerjik bulgulara rastlanıyor. Dağlık bölgelerde hava daha soğuk seyrettiği için polen mevsimi de daha kısa sürüyor. Ancak küresel ısınma ve hava kirliliğinde artış nedeniyle önceden sadece bahar aylarında görülen polenlere artık neredeyse tüm yıl rastlanabiliyor. Havada karbondioksit miktarının artması atmosferde ısınmaya neden oluyor. Sonuçta havanın daha erken ısınması çiçeklerin de daha erken açmasına, dolayısıyla polenlerin daha çabuk ortaya çıkmasına ve uzun süre havada kalmasına yol açıyor. Böylece polenler alerjik kişileri artık mevsimsel değil daha uzun süre etkiliyor. Ancak yine de polenler bazı aylarda daha fazla görülüyor." diye konuştu.