KADEK Genel Başkanı Şerafettin Elçi, 12 Eylül'de referanduma sunulacak Anayasa değişiklik paketini, '30 yıldır topluma giydirilmiş deli gömleği' olarak nitelendirdiği Anayasa'dan kurtulmak için tarihi bir fırsat olduğunu söyledi.
Elçi, değişiklikle birlikte, bir taraftan cunta anayasasında çok önemli bir gedik açılacağını, diğer yandan Türkiye'nin yıllardır özlemini çektiği yepyeni özgürlükçü bir anayasaya giden yolu açacağını kaydetti. BDP'nin, referandumu boykot çağırısını eleştiren Elçi, "BDP halka güvenemediği için böyle bir yola başvuruyor. Kürtler, PKK ve BDP'nin baskısına rağmen bu pakete 'evet' diyecek." dedi.
CİHAN muhabirine konuşan KADEK lideri Elçi, Türkiye'nin gerçek anlamda demokratikleşmesi için ilk defa bu kadar umutlandığını söyledi. 12 Eylül Anayasasını, "Topluma giydirilmiş bir deli gömleği" olarak nitelendiren Elçi, "Dolayısıyla toplumu sıkan, baskı altında tutan bir anayasa idi. Bunun değişmesinde hemen herkes hemfikirdi. Bu noktada tamamına yakın bir mutabakat vardı. Ne yazık ki Türkiye'nin ihtiyacı olan yepyeni bir anayasayı yapma şansı bulamadı. Ama bu değişiklik paketini bu haliyle bile son derece olumlu buldum." diye konuştu.
Anayasa mahkemesinin, HSYK ve Anayasa Mahkemesi'nin yapısını düzenleyen maddelerini kısmen veto etmesini eleştiren Elçi, bu kararı hem anayasanın, parlamentonun, hem de halkın iradesine bir tecavüz ve gasp olarak değerlendirdi. Elçi, "Anayasa'nın bu konudaki kuralı açık. Anayasa değişikliği konularında ancak şekil bakımından denetleme yapabilir. Maalesef, mahkeme bu yetkisini aşarak esasa girdi, maddelere müdahale etti." şeklinde konuştu.
"DÜZENLEME CUNTA ANAYASASINDA GEDİK AÇIYOR, DEMOKRASİYE ZEMİN HAZIRLIYOR"
Tecrübeli siyasetçiye göre, kısmi olarak yapılan değişikliklere rağmen bu paket pek çok alanda önemli yenilikler getiriyor. Referanduma gidecek paketin 12 Eylül darbe ürünü olan Anayasa'da önemli değişiklikler yapacağına dikkat çeken Elçi, şöyle devam etti:
"Yetersiz ama hatta yepyeni bir anlayışla hazırlanacak bir anayasaya da adeta yol açan ve buna zemin hazırlayan bir değişim. 12 Eylül darbecilerinin anayasasında çok önemli bir gedik açıyor. Bunun desteklenmesi lazım. Bence demokrasiden yana olan vesayetçi bir anlayışı reddedin, her dem kişinin bu referandumda 'evet' oyu kullanması gerekir. Bu statükocu ve vesayetçi anlayışı temsil edenlere de iyi bir ders olur." diyerek, herkesi sandık başına gitmeye davet etti.
BDP'NİN BOYKOT ÇAĞRISI
Kürt siyasetçi, BDP'nin referandumu boykot çağrısını da değerlendirdi. Elçi, BDP'nin bu tavrının, halka olan güvensizliğinden kaynaklandığını söyledi.
Anayasa değişikliğinde olduğu gibi, sandık başına giden Kürtlerin evet oyu kullanacağını bildiği için ön aldığını kaydeden KADEK lideri, şöyle dedi: "Onlar boykot edecekler, çünkü onların değerlendirmesine göre eğer 'red oyu verin' deseydi toplumu denetleyemeyecekti. Çünkü sandık başına giden Kürtler, referandumda 'evet oyu' kullanacaklarını çok iyi biliyorlar. Bunu önleyemeyeceklerini anladıkları için boykot çağrısı yapacaklar. Çünkü bunu ancak boykot ile kontrol edebileceklerine inanıyorlar."
Elçi, tüm baskı ve zorlamalara rağmen aklı başında tüm Kürtlerin bu değişikliğe evet diyeceğini kaydederek, "BDP'nin tavrı bazı vatandaşları sandık başına gitmekten caydırır. Ama sandık başına gidip özgür iradesi ve vicdanının sesini dinleyen Kürtler bu oylamada 'evet' oyu kullanacaklar." şeklinde konuştu.
KÜRTLER BDP'İN TUTUMUNDAN RAHATSIZ
KADEK Genel Başkanı, BDP'nin, gerek Anayasa değişikliğinin yasama sürecindeki tavrını, gerekse referandumda ortaya koyacağı olumsuz tavır konusunda ilginç bir değerlendirmede bulundu.
Elçi'ye göre, bu konuda PKK ve BDP kendi iradeleri ile hareket etmiyor. Elçi, sözlerini öyle sürdürdü: "BDP kendi özgür iradesi ile hareket edemiyor. Etkisinde kaldığı bazı güçler var. Bu güçler böyle istediği için öyle hareket ediyor. Onları, buna zorlayan güçler, odaklar var. Çünkü bazı güçleri aşamıyorlar. Mecburdurlar öyle hareket etmeye."
Elçi, Kürt halkının büyük çoğunluğunun yanı sıra BDP'nin tavanında da bu konuda derin bir rahatsızlık olduğunu vurguladı. Kürt halkının, 12 Eylül darbesinden ve onun ürünü olan Anayasa'dan en çok çeken toplum kesimlerinin başında geldiğine işaret eden Elçi, şunları söyledi:
"Halk Anayasanın değişmesinden yana. Bu baskıcı vesayetçi anayasadan en fazla çeken Kürt halkıdır. Onun için halk, bu değişimi olumlu bir adım olarak değerlendiriyor. BDP'nin kontrol edemeyeceği özgür iradesi ile dinleyen Kürt kesimi sandık başına giderek oy kullanacak. BDP'nin, kemikleşmiş tabanı ve militan olmayan Kürtler dışında bu partiye oy veren önemli bir kesim bile, bu referandumda 'eve't oyunu kullanacaklar. BDP'liler de bunun farkında. O yüzden boykot çağrısı yaptı. Meclis'teki oylamalara da bunun için katılmadılar."
Cihan