Mardin, üç gündür bayram havasında.
Dünyanın dört bir yanından gelen misafirleriyle Nur’un fütuhatını, ihata ettiği tesiratı hissetti.
Bediüzzaman’ın 102 sene önce Şam’da irad ettiği ve yüzlerce alimin hazır bulunduğu Hutbe’yi bir kez daha okudu.
İslam Dünyası ve Küresel Barış duasıyla başlayan uluslararası sempozyum, Nur talebelerini hem duygulandırdı-sevindirdi hem de sorumluluklarını ihsas ettirdi.
Mardin daha çok Nur hizmetine muhtaç…
Bölge daha çok Nur hizmetine muhtaç…
Ülke daha çok Nur hizmetine muhtaç…
Dünya size, hizmetinize, gayretinize muhtaç.
Daha çok seslenin yaşlı dünyaya.
Sadanız yankılansın dört bir yandan…
Huzur barış kardeşlik tez gelsin inşallah.
Azametli bahtsız Asya’nın…
Şanlı talihsiz muris-i ali Osman’ın…
Değerli sahipsiz Kürdün…
Yarası var kanıyor.
Kur’an eczanesinden tiryak sunan Nur Müellifi’nin sesini duymamaya daha fazla direnmeyeceğiz.
Bir asırdır onu susturmaya çalıştınız.
Ondan başka herkes konuştu. Her izm uygulama alanı buldu.
Her seferinde milletin anası ağladı.
Artık analar ağlamasın.
Artık sözün efendisi odur.
Herkes sussun ve onu dinlesin.
***
Risale Akademi’nin öncülüğünde düzenlenen Uluslararası 1. Hutbe-i Şamiye Sempozyumu’na iştirak edenler Nur’un bayramını iliklerine kadar hissettiler.
Saffı evvel abilerin Said Özdemir, Mehmet Fırıncı, Abdülkadir Badıllı ve rahatsızlığı sebebiyle cismen katılamayan ama görüntüyle toplantıya katılan Abdullah Yeğin ağabeyler Bediüzzaman’ın kokusunu ve boyasını aksettirdiler.
Abdullah Yeğin ağabeyin Hutbe-i Şamiye’nin telifiyle ilgili hatırası güne damga vurdu.
Üstad, 1951’de Yeğin ağabeyin de içinde bulunduğu dört talebesine “yaz” deyip daha önce Arapça tab edilmiş olan Hutbe-i Şamiye eserini kendisi tercüme ederek yazdırıyor. Üstad o esnada hutbe yolculuğu ile ilgili şöyle demiş:
“Şam’a yürüyerek gittim. Kendime bir posteki yaptırmıştım. Yorulunca serip yatıyordum yiyecek olmayınca ot yedim.”
Şaheser telifatın sahibinin şaheser şahsiyeti karşısında bir kez daha şaşırıyoruz.
Sempozyum ile ilgili anlatılacak çok şey var. Hepsini bu köşede anlatamayız.
Bir kısmı Risale Haber’de ve bazı medya organlarında anlatıldı.
Ümit edelim ki bu faaliyet yeni bir fütuhatın mukaddimesi olsun. Kara bulutları çeksin üstümüzden. Kardeşlik, huzur ve barış getirsin.