Brezilya Ceza Bilimleri Akademisi Siber Suçlar Komitesi'nin 7 uluslararası bilişim hukuku uzmanından birisi olan Yrd. Doç. Dr. Hasan Sınar, tüm dünyada ciddi bir problem olarak görülen ve 130'dan fazla çocuğun yaşamını yitirmesine sebep olan 'Mavi Balina' isimli oyun ile ergenlik döneminde olan 14-17 yaş arasındaki çocukların nasıl tuzağa düşürülerek intihara sürüklendiğini söyledi. Sınar, "Bu oyun sosyal medya ortamında bu hızla çocukları etki altına almaya devam ettiği takdirde çok daha fazla çocuğumuzun bu oyunun kurbanı olduğunu ve yaşamını yitirdiğini görebiliriz" dedi.
YAŞIN GETİRDİĞİ ZAAFLAR GÖZ ÖNÜNE ALINIYOR
Yrd. Doç. Dr. Hasan Sınar, oyun hakkında şu bilgileri verdi:
"Oyunda hedef alınan oyuncuya verilen isim Mavi Balina. Kendisinden bu aşamaları gerçekleştirmesi istenilen hedefteki kişi prensip olarak 14-17 yaş aralıklarında yer alan yeni yetişmekte olan ergen bir genç kız veya delikanlı olabiliyor. O yaşın getirdiği özellikler ve zaaflar göz önüne alınmak suretiyle oyunun yürütücüsü tarafından hedef seçiliyor. Eğer bir kız çocuğu ise özellikle fiziksel yetersizlikleri göz önüne konulmak suretiyle bu kişi etki altına alınıyor. Eğer bir erkek ise kendi karakterinden kaynaklanan, o yaş grubunda çok gördüğümüz kendine özgü yetersizlik hissi gibi özelliklerden yakalanıyor ve oyunu oynamaya mecbur bırakılıyor.Bu ismin verilmesinin nedeni ise mavi balinaların sebebi anlaşılamaz bir şekilde bazen kendilerini karaya vurarak intihar eden canlılar olması. Buradan yola çıkarak bu oyuna mavi balina ismi koyuluyor."
KOLUNA JİLETLE BALİNA RESMİ ÇİZİLMESİ İSTENİYOR
Oyunda korkunç talimatlar olduğunu söyleyen Sınar, daha ilk aşamada çocuktan koluna jiletle balina resmi çizerek fotoğrafının çekilip gönderilmesi istendiğini söyledi. Yrd. Doç. Dr. Hasan Sınar şöyle konuştu:
"Oyunun içeriği gerçekten korkunç. 50 ayrı aşamadan oluşuyor. Her aşamada bir biçimde çocuğa zor bir talimatın yerine getirilmesi ve çoğu kez de şiddet içeren, kendisine zarar vermesini öngören bir talimatın verilmesi söz konusu. Daha ilk aşamada bu kadar korkunç bir şey isteniyor. Belirli aşamalarda başka yöntemler de izleniyor. Örneğin devam etmek istiyorsan “bacağına jiletle evet yaz fotoğrafını gönder” deniyor. Çocuk bunu yapmak zorunda kalıyor. Mutlaka fiziksel zarar veren şeyler olması gerekmiyor. Örneğin onu intihar fikrine alıştırmak için belli bir aşamadan sonra 'sabah erken saatlerde çatıya çıkıp, çatının kenarında belli bir süre duracaksın ve bunu bize belgeleyeceksin' diyorlar. Benzer şekilde 28. aşama örneğin 'bütün gün hiç kimseyle konuşmayacaksın' deniyor. O gün çocuk hiç kimseyle iletişim kurmuyor. 40. aşamadan sonra artık diğer balinalar ile iletişim kurması isteniyor. Burada aslında çaresiz ve kendini tereddüt halinde hisseden çocuğun benzer durumda olan bir başka çocuk ile bir araya getirilmek suretiyle birbirlerinden güç alarak oyunun sonuna kadar gitme noktasında iradesinin pekiştirilmesi amaçlanıyor. Bu da bir aşama. Nihayet tüm bu görevler tek tek tamamlandıktan sonra 50. görevde çocuğun ya yüksek bir yerden atlayarak yada bileklerini kesmek suretiyle intihar etmesi sağlanıyor. Cesaretlendirme noktasında 'zaten o ölümden sonra sen küllerinden yeniden doğacaksın. Bu eziklikten, bu çirkinlikten kurtulmuş bir insan olarak yeniden doğacaksın' deniyor. Buna inandırılıyor ve çocuk sonunda intihara zorunlu kalıyor. “OYUNDAN NEDEN AYRILAMIYORLAR?
Oyuna bir şekilde başlayan çocuğun kendine zarar verme noktasında oyundan ayrılmak istemesine nasıl engel olunduğunu anlatan Yrd. Doç. Dr. Sınar, "Bu oyuna bir biçimde başlatılan çocuğa aynı zamanda virüslü bir takım iletişim bilgileri gönderilmek suretiyle çocuğun sosyal medyadaki gizlive kişisel bilgileri ortaya çıkarılıyor. Ve çocuk bir biçimde oyundan ayrılmak isterse söz gelimi çocuğa anında annesinin fotoğrafı gönderilip “onun ölmesini ister misin?” şeklinde bir söylem ile oyundan ayrılması engelleniyor, tamamen çaresiz bırakılıyor. Oyunun aşamalarını tek tek gerçekleştirmeye mecbur bırakılıyor. Merkezi bir siteden değil sosyal medya hesapları üzerinden bu çocuklara çengel atarak oyuna başlatıyorlar" diye konuştu.
OYUNUN KURUCUSU YAKALANDI, NASIL HALA DEVAM EDİYOR?
Oyunun belli bir aplikasyon yada web sitesi üzerinden değil, sosyal medyadan kişisel profiller aracılığıyla direk iletişim kurularak sağlandığı için psikopat eğilimli kişiler tarafından ilham alınarak devam ettirildiğini söyleyen Sınar, "Oyunu dizayn eden bu kişi Rusya'da yakalandı ve şu an hapiste. Fakat aslında içinde psikopat eğilimler taşıyan, çocukları bu şekilde kendi emellerine alet etmek, onlara acı çektirmek, zarar vermek isteyen her türlü kötü niyet sahibi insanın oyun yöneticisi olarak görev alabileceği ve çocukları ağına düşürebileceği bir durum. Çünkü kuralları belli, oyunun aşamaları belli, verilecek görevler belli. Eğer bu kadar kötü niyetli, psikopat eğilimler taşıyan biriyseniz sosyal medya ortamından kendinize kurban edecek bir çocuk bulmanız yeterli" dedi.
#Iamwhale #benbalinayım HASHTAGLERİ İLE 'MAVİ BALİNA' PROFİL FOTOĞRAFINA DİKKAT!
Başta aile ve sosyal çevrenin bu konuda dikkatli ve bilinçli olması gerektiğini vurgulayan Sınar, şu uyarılarda bulundu:
"Bu noktada yapılması gereken şey en başta ailelerin ve sosyal çevrenin çocuğun internet ortamındaki iletişimleri konusunda dikkatli olmaları. Özellikle bu belirtilen 50 aşamada çocuğa yüklenen görevler çocuğa büyük ölçüde fiziksel zarar veren yada onu günlük hayat rutinin dışına çıkartan şeyler. Çocuğunuzun vücudunda bu oyunda bahsedildiği şekilde bir takım yara izleri görülebilir.Çocuk normal hayat rutini dışında davranış biçimleri gerçekleştirilebilir.Ya da en basitinden sosyal medya hesaplarında #Iamwhaleyada #benbalinayım şeklinde bir hashtag paylaşması yada profiline mavi balina fotoğrafı koyabilir. Aileler ve sosyal çevre bunlara çok dikkat etmeli."
DÜNYANIN DÖRT BİR YANINDAN HUKUKÇULAR BİR ARAYA GELDİK
Çocuklara yönelik bu tehlikenin önlenmesi amacıyla Türkiye'de ve dünyada yapılan çalışmalar ve ceza sistemleri hakkında da bilgi veren Sınar, sözlerini şöyle noktaladı:
"Türk Ceza Hukuku sisteminde bu gibi fiillerin hiçbirisi yaptırımsız değil. Örneğin bu çocuk aşamalardan hepsini gerçekleştirerek intihar ettiyse faile ulaştığınız takdirde ceza kanununun 84. maddesinin 4. fıkrası uyarınca bu şekilde intihara yönlendirmeyi gerçekleştiren dolaylı fail kasten adam öldürme suçunun cezasıyla yani müebbet hapis cezasıyla yargılanır. Benzer şekilde vücudunda fiziksel olarak zarar verme sonucu oluşturan eylemler gerçekleştirdiyse bunların da her biri kasten yaralama suçunun dolaylı faili olmasıyla sonuçlanıyor. Önemli olan ona ulaşabilmek. Bu konuyla ilgili olarak ben de şahsen Brezilya Ceza Bilimleri Akademisibünyesinde kurulan Uluslararası Siber Suçlar Komitesinde dünya üzerinde farklı ülkelerden 7 ayrı uzmanla birlikte danışmanlık görevi ifa ediyorum. Bu, dünyanın bütün ülkelerinde herkesi her şekilde etkileyebilecek sınır tanımayan bir suçtur. Dolayısıyla bu tarz suçlarla mücadelede çalışma yaparak hukukçuların dünyanın dört bir yanında bir araya gelerek 'bu sorunlara nasıl daha etkin, hızlı ve adil bir şekilde çözüm üretebiliriz' noktasında kafa yoruyoruz."
Kaynak: DHA