Geri dönüşüm tesisinde yeni bir ürün haline gelen kapaklar, engellilere tekerlekli sandalye olarak dönüyor. İşte sosyal sorumluluk projesi haline gelen 'mavi kapağın' her anının anlatıldığı hikaye…
Yolda yürürken bir direğe ya da bir ağaca asılı büyük pet şişenin içindeki kapaklar veya su içtikten sonra pet şişesini atıp kapağı cebinde saklayanlar mutlaka dikkatinizi çekmiştir. Son yıllarda gündeme gelen mavi kapak kampanyası herkesçe merak edilen bir konu. Peki, bu kapaklar nasıl toplanıyor? Kimler tarafından işleniyor? Elde edilen gelir nasıl engellilere veriliyor? Kaç kilogram kapak bir tekerlekli sandalye ediyor? Cihan Haber Ajansı (Cihan) mavi kapağın serüvenini araştırdı.
İzmir Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'nin başlattığı 'Mavi Kapak Toplama Kampanyası' bugüne kadar binlerce engelliye umut oldu. Zamanla Türkiye geneline yayılan kampanya birçok yardım kuruluşu tarafından organize edilmeye başlandı.
Omurilik Felçlileri Derneği, mavi kapağın tekerlekli sandalyeye dönüşmesini sağlayan en önemli sivil toplum kuruluşlarından birisi. Bu kuruluşun üyeleri, İstanbul'u karış karış geziyor ve kapak topluyor. Her gün onlarca kapak dolu çuval, derneğin deposuna boşalıyor. Toplanan kapaklar Omurilik Felçlileri Derneği'nin Ataköy'deki yerleşkesinde bulunan bahçeye getiriliyor. Her ay yaklaşık 15 ton kapak buraya taşınıyor. Pet bidonlarda toplanan kapaklar, bidonların kesilmesi suretiyle yeniden tezgahtan geçiyor. Şişelerde bulunan kapak harici materyaller, yine engelli görevliler tarafından temizleniyor. Bu işlemin önemi ise kapağın geri dönüştürülmesi sırasında, geri dönüşüm makinesinin makaslarının sert cisimler tarafından kırılmasını önlemek.
Ayıklanan kapaklar kamyonlarla Çerkezköy'deki geri dönüşüm tesislerine getiriliyor. Engelliler için büyük önem arz eden kapaklar bir büyük dikkatle kırma makinelerine atılıyor. Kırpıntı haline getirilen plastikler, granül makinesinde mercimek tanesi haline getirilip plastik fabrikalarına satılıyor. Elde edilen ham maddeyle ise çok çeşitli ürünler elde ediliyor. Bu ürünler arasında gırgırından ekmek ve çamaşır sepetine, mandaldan kapı kulpuna kadar çok sayıda malzeme imal ediliyor. Bu ürünlerin satışından elde edilen gelir de derneğin hesabına yatırılıyor.
'TEKERLEKLİ SANDALYE, ÖZGÜRCE GEZMEMİZİ SAĞLIYOR'
Tezgahın başında günde yüzlerce kilo kapak ayıklayan 38 yaşındaki Zeki Durmaz'ın hikayesi de diğer engellilerden farklı değil. Durmaz 1984 yılında ağaçtan düşerek felç olmuş. 10 yaşından beri tekerlekli sandalyeye mahkum. Durmaz, engellilerin dışarı çıkabilmesi için tekerlekli sandalyenin önemini vurguluyor. Kendi yaptıkları tezgahın başında kapak ayıklayan Durmaz, kutuların içinden çıkan gazoz kapağı, pil, demir gibi sert maddeleri ayırıyor. "Tekerlekli sandalyeler bizi özgürlüğümüze kavuşturuyor. Her yere özgürce gidebiliyoruz. Halkımızdan bu kampanyayı desteklemelerini istiyoruz." diyen Durmaz, vatandaşlara ilgilerinden dolayı teşekkür ediyor.
'ENGELLİLERİN DUA ETMESİ YETERLİ'
Haftada 10 kilogram kapak topladıklarını belirten lokanta çalışanı Ekrem Karalı hiçbir kapağı çöpe atmadığını söylüyor. Karalı, "Engelli arkadaşlarımızın bize dua etmesi yeterli." ifadelerini kullanıyor.
Anne karnında yakalandığı hastalıkla doğuştan tekerlekli sandalyeye mahkum olan 25 yaşındaki Yusuf Kurnaz da toplanan kapaklar sayesinde tekerlekli sandalyeye kavuştuğunu ifade ediyor. Kurnaz, kapağın önemini şu cümlelerle özetliyor: "Sizin için sadece bir kapak oluyor. Ancak damlaya damlaya göl oluyor. Bunlar tekerlekli sandalyeye dönüşüyor. Sandalye, normal bir insanın yapabileceği her şeyi yapmamızı sağlıyor."
TEKERLEKLİ SANDALYE ALABİLMEK İÇİN 3 MİNİBÜS KAPAK BİRİKTİRDİ
Bu kampanyanın en büyük destekçilerinden birisi ise 74 yaşındaki Selime Eker. Yaşlı kadın kocasının yatalak olması ve bakacak kimsesinin bulunmaması nedeniyle ameliyat olamıyor. Hayat arkadaşı böbreklerinden rahatsız ve bir ayağını kaybetmiş. Selime Teyze bunun için özürlü arabası istiyor. , "Eş, dost, çoluk, çocuk sokaklardan kapak topluyoruz. Çöpten, her yerden kapak biriktiriyoruz. Bugüne kadar 100 kilo kapak topladım. Buraya üçüncü kez geliyorum. Bir an önce arabayı alırsak çok iyi olur. Ben ameliyat olacağım ancak, beyim hareket edemediği için onu yalnız bırakamıyorum." diye konuşuyor.
Cihan