Geçtiğimiz yıl uluslararası sularda yardım gemilerine müdahale eden ve Mavi Marmara gemisinde 9 kişinin 'ölümüne' (şehadetine) sebep olan İsrail bu sefer farklı bir yöntem uygulayarak, gemiler Gazze'ye yaklaşamadan, Yunanistan hükümetini kullanarak limandan ayrılmalarını engelliyor. Birçok aktivisti gözaltına alan Yunan hükümeti sivil alana müdahale etmiş, terör devleti İsrail'in bencil çıkarları için hukukun üstünlüğünü feda etmiştir.
İsrail ve Yunanistan arasındaki bu flört bize ekonomik kriz içindeki Yunanistan'ın İsrail'in taleplerini hangi ulusal menfaatler gereği kabul edip, barış aktivistlerinin karşısında yer aldığını düşündürüyor! Demokrasi'nin kendi topraklarında doğduğu iddiasında olan devletler özgürlükler ve adaletin tesisi yolunda ilerlemek yerine zorbanın yanında saf tutarsa geriye bir adım atmış olurlar.
Türkiye dâhil hiçbir devlet barışçıl sivil hareketleri kısıtlayarak üzerlerinde tahakküm kurma hakkına sahip değildir.
32 ülkeden 350 barış aktivistinin oluşturduğu 10 gemilik yardım filosunun engellenmeye çalışılması ve Yunanistan'da alıkonulması; bir devletin var oluşsal temellerinden olan egemenlik ilkesiyle çatışmakta, Yunanistan'ı İsrail'in gölgesinde bırakmaktadır.
MAZLUMDER olarak yıllardır temel insan haklarından yoksun yaşam mücadelesi veren Filistin halkına ve Gazze'de deniz sınırı hukuksuzca İsrail tarafından gasp edilenlere duyarlılık gösteren, din, dil, ırk ayrımı gözetmeksizin insani bir dayanışma örneği sergileyen uluslararası barış aktivistlerinin Yunan hükümetince engellenmesini kınıyoruz.
Kardak limanında bekletilen gemilerin yolcularıyla birlikte serbest bırakılmasını Yunanistan devletinden talep ediyoruz.
Recep Karagöz
MAZLUMDER Genel Başkan Yrd