Türkçe'nin yurt içinde ve yurt dışında yabancı dil olarak öğretimine yönelik artan ihtiyacı karşılaması hedeflenen 'Türkçe’nin Yabancı Dil Olarak Öğretimi Programı' tamamlandı. MEB adına PIKTES (Suriyeli Çocukların Türk Eğitim Sistemine Entegrasyonunun Desteklenmesi Projesi) ve Türkiye Maarif Vakfı’nın iş birliğiyle yürütülen çalışmalara farklı üniversitelerden pek çok uzman ve akademisyen katıldı. Diller İçin Avrupa Ortak Başvuru Metni, Temel Yaşam Becerileri, Avrupa Yeterlikler Çerçevesi ve Değerleri esas alınarak hazırlanan program, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı tarafından onaylandı. Programın, Türkçe dil becerilerinin kazandırılması ve ölçme değerlendirilmesine yönelik sınavlarda ulusal ve uluslararası standartları sağlaması amaçlanıyor.
BAKAN SELÇUK: TÜRKÇE KONUŞAN NÜFUSUN ARTMASI İÇİN
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Türkçe’nin uygarlığın kilit taşı olduğunu ifade ederek "Türkçemiz kültürümüzün taşıyıcısı. Bugüne kadar Türkçemize ve Türkçe ile insanlığa katkı sunmak için birçok proje hayata geçirdik. Bugün tüm dünyada Türkçenin yabancı dil olarak öğretimine yönelik artan bir ihtiyaç söz konusu. Dil bayrağımızın tüm dünyada yaygınlaşması bizim açımızdan büyük önem taşıyor. Dilimizin güçlenmesi, konuşan nüfusun artması için gayret sarf etmeye devam ediyoruz" dedi.
'İLK PROGRAM OLMA ÖZELLİĞİNDE'
Selçuk, Türkçenin Yabancı Dil Olarak Öğretimi Programı içeriğinin, hem örgün hem de yaygın eğitime uygun esnek yapıda olduğunu belirterek, "Türkçenin Yabancı Dil Olarak Öğretimi Programı, MEB’in bu alana yönelik onaylı ilk programı olma özelliğini taşıyor. Artık yurt içi ve yurt dışında Türkçe'nin yabancı dil olarak öğretildiği örgün ve yaygın eğitim kurumlarında, materyal hazırlama süreçlerinde, Türkçe dil becerilerinin ölçme ve değerlendirmesine yönelik sınavlarda ulusal ve uluslararası standartları bu program aracılığıyla sağlayacağız" mesajını verdi.
Program, Türkçeyi bir yabancı dil olarak temel düzeyden (A1) ileri düzeye (C1) kadar aşamalı bir biçimde yapılandırıyor. Temel dil becerilerini (okuma, dinleme, sözlü üretim, sözlü etkileşim, yazma) bütünleşik ve sarmal bir anlayışla ilişkilendirerek geliştirmeyi, dil becerilerini destekleyen işlevsel bir yaklaşımla sunarak kültürel duyarlılığı, dilin sosyokültürel bağlamına uygun biçimde kazandırmayı hedefliyor.
DHA