Diyanet İşleri eski Başkanı Mehmet Görmez, son zamanlarda bazı Arap ülkelerinden ihanet kokan sözler yükselmeye başladığını belirterek, "En yüksek seviyeden yetkililerden ihanet kokan ifadeler duymaya başladık." dedi.
Filistin Alimler Birliği ve Uluslararası Müslüman Alimler Dayanışma Derneği (UMAD) tarafından düzenlenen Kudüs ve Filistin için Türkiye Alimler Buluşması'nda konuşan Görmez, Gazze'de dün İsrail'in saldırısında şehit olanları anarak, bu olayın Filistinlilerin dönüşüne vesile olmasını diledi.
İnsan için en büyük tehlikenin unutmak olduğunu ifade eden Görmez, "Kudüs'ü unutmak, Arakan'ı unutmak tehlikedir. En büyük tehlike insanın kendisini unutmasıdır. Allah'ı unutuyoruz, Allah da bize kendimizi unutturuyor. Filistin'i unutuyoruz. İşgaller, katliamlar sıradanlaşıyor, unutuyoruz. Unuttuklarımızı birbirimize hatırlatmamız lazım." diye konuştu.
Alimler kendi arasında dahi birlik kuramadı
Alimlerle ilgili eleştiride bulunan Görmez, şu ifadeleri kullandı:
"Bizim alimler olarak bir araya gelmemiz lazım. Neden biz alimler neden ümmetin sorunlarını çözmekte aciz kaldık? Neden zayıf düştük? Çünkü biz kendi aramızda dahi birlik kuramadık. Alimler kendi vahdetini kurmadan ümmetin vahdetini nasıl kursun. Alimler İslam'ın en teferruatlı bir meselesinde dahi birbirlerine acımasızca saldırırken ümmetin vahdetini nasıl inşa etsinler. Kalpleri arasında rabıta olmayanlar ümmetin fertleri arasında rabıta kuramazlar. Önce bizim kalplerimiz arasında rabıta olacak. İslam tarihinin en zor zamanlarında zorluklarımızın sebebi de alimler olmuştur, yücelmelerimizin sebebi de alimler olmuştur."
Görmez, Türk milletinin her ferdinin kalbinde, Kudüs'e, Filistin'in özgürlüğüne dair bir düşüncenin varlığı İslam ümmeti için umut kaynağı olduğunu söyledi.
İlkokul çağından itibaren çocuklarımıza öğretmemiz gerekiyor
Kudüs konusunda bilincin diri tutulmasını isteyen Görmez, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Trump'un o mahut kararından sonra başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere milletimizin bütün farklı düşünceleri ve anlayışlarıyla Kudüs konusunda gösterdiği bilinç, her türlü takdiri hak ediyor. Bizim unutturmamamız gerekiyor. İlkokul çağından itibaren çocuklarımıza öğretmemiz gerekiyor. Kudüs bilinci sıradan bir kutsal mekan bilinci değildir. Kudüs bilinci bir ümmet bilincidir. Kudüs bilinci bir vahdet bilincidir. Kudüs bilinci bir özgürlük bilincidir. İslam dünyası dağıldıktan sonra İslam ümmetinin en büyük imtihanı Kudüs olmuştur. Ümmet bu imtihanı kazanırsa tekrar tarihteki izzetine kavuşur."
Bazı Arap yöneticileri cahil ve hain
Görmez, bazı Arap ülkeleri yöneticilerini Filistin konusundaki sözleri sebebiyle sert şekilde eleştirdi:
"Son zamanlarda bazı Arap ülkelerinde ihanet kokan sözler yükselmeye başladı. Eskiden bunu gizli söylerlerdi. Şimdi medya ortamlarında açıkça ifade ediyorlar. En yüksek seviyede yetkililerden ihanet kokan ifadeler duymaya başladık. Güya 'Yahudilerin Filistin topraklarında dini ve tarihi hakkı var gibi.' en cahilane ve hainane cümleler duymaya başladık. Bu hainane ifadeler o devletlerin zevaline işarettir. Bu hainane ifadeler, imtihanı kaybeden devletlerin zevaline işarettir. Bizim tarihimizde 'Hadimul harameyn' sıfatı bütün Osmanlı sultanları için kullanılmıştır. Fakat 'Hadimul Harameyn'den maksat sadece Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevi kast edilmemiştir. Mescidi Haram ve Mescid-i Nebevi bir Mescid sayılmış, Mescidi Aksa da bir mescit sayılmıştır. Bu artık dilime pelesenk ettiğim bir cümledir, bunu üzerimde bir yetki olmadığı için daha rahat konuşuyorum: 'İki kıblenin hamisi olmayan iki haremin hadimi olamaz.' Dolayısıyla öncelikle bu konularda çok daha dikkatli olmamız gerekiyor."