Geçtiğimiz ay Ramazan Bayramı’nı idrak ettik. Bu bayram vesilesiyle gözlemlediğim ve düşünce dünyamda oluşan bazı durumları kaleme aldım.
Bu bayramda maalesef kapitalizmin, popüler dünyanın ve sosyal ve geleneksel (televizyon, gazete ve radyo) medyanın ağır saldırıları sonucu yine yıkıldı manevi gönül dünyamızın kaleleri. Büyük şehirlerde unutulmuştu gerçek manada bayramın anlamı ve önemi, evlerde ve sokaklarda ne bir ses ne de bir nefes kalmamıştı.
Tatil ve keyif için terk edilmişti haneler, açılmaz olmuştu apartmanların kapısı şeker ve bayram harçlığı toplayan masum çocuklara.
Peki nasıl olmalı biz Müslümanların gerçek bayramları?
Gelin hep birlikte tekrar hatırlayalım.
Malumunuz biz Müslümanların dini bayramları Ramazan ve Kurban olmak üzere iki tanedir.
Ramazan ayında tutulan oruçların akabinde yüce Rabbim bizlere hediye olarak vermiş olduğu bayramın adıdır Ramazan Bayramı. Sabah namazı ve akabinde bayram namazı ile başlayan bu bayramda hane ve gönül kapıları sonuna kadar açılır ve kabul edilir misafirler.
Sılayı Rahime gidilir ve öpülür büyüklerin ellerinden ve küçüklerin gözlerinden. Hazırlanır tek tek mendiller içerisine cep harçlıkları konulmuş vaziyette uzatılır küçük avuçların ellerine. Mutfaklarda tatlı mı tatlı bir telaş başlar bayramda gelecek olan misafirler için. Hamarat ellerle yoğrulan hamurlar börek, tatlı ve çörek olur bölge bölge, şehir şehir ayrı lezzetler halinde.
Uzaktan, yakından gelen misafirler kavuşur birbirine ve yad edilir hatıralar ve anılar. Hasbihal edilir yeniye eskiye dair ne varsa. Geride bırakılır eski gönül kırgınlıkları ve atılır içimizde şeytanlaşmış kin ve düşmanlıklar.
İşte böyledir bizim burada Ramazan Bayramı…
Kurban Bayramı ise Cenâb-ı Hak, İbrahim'i (A.S.) büyük bir imtihana tâbi tutmuş, sevdiği biricik evlâdını Allah için kurban etmesini istemiştir. Hz. İbrahim ile oğlu İsmail, her ikisi de bu isteğe, tam bir teslimiyet ve sadakat içinde uymuşlardır. Hazret-i İbrahim oğlunu kesmek üzere yatırmış ve bıçağı boynuna çalmıştır. Fakat bıçak İsmail'i (A.S.) kesmemiştir. Çünkü Cenab-ı Hakk'ın muradı, Hz. İsmail'in kesilmesi değil, baba-oğul iki şanlı nebînin erişilmez teslimiyet ve sadakatlarının, ferâgat ve fedakârlıklarının, melekler ve kıyâmete kadar gelecek bütün insanlar tarafından bilinmesi, daima hatırlanması idi.
İşte bu sebepledir ki biz Müslümanlar her yıl Allah’ın bizlere farz kılmış olduğu ibadeti yerine getirmek için her şeyimizi feda edebileceğimizi sembolik olarak göstermek adına kurban keseriz.
Bu kesilen kurbanların etleri ihtiyaç sahiplerine dağıtılarak Müslümanlar birbiri ile yardımlaşır ve yakınlaşır.
Cenab-ı Allah’ın bizlerin kesmiş olduğu kurbanların etlerine, kanlarına ve derilerine ihtiyacı bulunmamaktadır. Cenabı Allah sadece bizlerin takvasına bakar. Takva ise samimiyet, teslimiyet ve ihlaslı bir amelle oluşur.
Kurban Bayramı, Ramazan Bayramına göre biraz daha hareketli geçmektedir. Kurban kesilecek olan hayvan için hayvan pazarına gidilir ve sıkı bir pazarlıktan sonra alınır bütçelere göre seçilen hayvan.
Bayramın birinci günü bayram ve sabahı namaz için camiye gidilir. Kılınır namazlar ve edilir dualar hep birlikte semaya doğru. Daha sonra kesimhanelere doğru yola çıkılır kurban ibadetini yerine getirmek için.
Kesilen kurban hisseli ise etleri daha sonra pay edilir hisse sahiplerine ve daha sonra dağıtılmak üzere hazırlanır etler miktarınca konulur poşetlere. Fakir fukara ve komşulara tek tek ulaştırılır.
Bu bayramda yine unutulmaz büyükler ve küçükler. Hazırlanır cep harçlıkları ve gidilir büyüklerin yanına alınır hayır duaları.
Bayramlar peki ne değildir?
Bayramlar hane kapısını kapatıp tatile gitmek değildir!
Bayramlar tatil fırsatı bilip, ibadeti unutmak değildir!
Bayramlar hastaları ve yaşlıları unutmak değildir!
Bayramlar kin ve düşmanlık zamanı değildir!
Bayramlar gösteriş ve şov yapma zamanları değildir!
Bayramlar sosyal medya paylaşımları ile kutlanan bir oluşum değildir.
Bayramlar kalıplaşmış sms mesajlarla kutlanan bir durum değildir!
Bayramlar fakir ve fukarayı unutma zamanı değildir.
Bayramlar çocukları unutma zamanı değildir.
Bu durumu değiştirmek inanın çok zor bir durum olmamakla birlikte bir anlık karar vermenize ve içinizdeki maneviyat aynanıza bakmanıza bakar.
Geçmiş Ramazan Bayramınızı Tebrik Ederim.
Kalın sağlıcakla.
Vesselam.