İnsanın hayat yolculuğunda yaşadığı serüven ve karşılaştığı olaylar, kişiler, fikirler, hastalıklar, musibetler, tecrübeler…
Bütün bunlar kendi gelişmesine, olgunlaşmasına birer fırsat olduklarını anlıyorum. Bu bakış açısını Allah’ın bir lütfu, yardımı olarak görüyorum. Çünkü insan, neden sorusunu sorduğunda ya isyan edecek ya da rıza dairesinde hayatına yeniden şekil, düzen ve intizamlarla devam edecek.
Yaşadıklarım beni o kadar etkilemiş ki; aklım, fikirlerim, kalbim, duygularım, hislerim karışmış, yıkıma uğramış, her şey alt üst olmuştu.
Çıkış yolunu aramak için günlerce, aylarca, yıllarca dua eder; nazlı çocuklar gibi ağlayarak külli dualarla secdede kalır “aklımı muhafaza et” diye dua eder, dualarıma cevap verilmesi için sabırla beklerdim.
Şimdi, bu satırları yazarken kendimi o kadar huzurlu, mutlu ve saadetli hissediyor ve bir o kadar da sorumluluklarımın farkına varmış, hayatımı yeniden şekillendirmek, düzen ve intizama koymak istiyorum.
Bu düşüncelerime katkıda bulunduğu için Risale Haber ve Risale Akademi’ye minnetle teşekkür ediyorum.
Risale Akademi’nin düzenlediği “Muhakemat’ı Anlama Seminerleri”ni ilk olarak eşimden duymuş, ilanı Risale Haber’de yayınlanınca çok sevinmiş, dört günlük sürecek bu yoğun programa katılmak için dua edip, heyecanlanmıştım.
Gerçekten Rabbimiz dualara cevap veriyor.
Şükürler olsun, programa katılmak nasip oldu.
Ve bu programla ilgili izlenimlerimi ve bana yaptığı katkıları anlatmak istedim.
Her zaman çevremdeki insanlardan, Muhakemat eserinin çok ağır olduğunu ve anlaşılmasının zor olup âlimlere hitap ettiğini duyardım.
Hatta birlikte Risale okumalarımızda ilk önce iman hakikatlerini anlatan risalelerden Sözler, Lem’alar, Lahikalar okunur, Muhakemat kitabı raflarımızdan inmezdi.
Risale Akademi’nin düzenlediği bu program sayesinde Muhakemat raflarda dikkatimizi çekmiş ve tozları alınmış oldu. Sonsuz teşekkürler.
Muhakemat’a genel baktığımda hiçte öyle anlaşılması zor olan bir eser olmadığını, akla hitap ettiğini anladım.
Bununla beraber Muhakemat doktorunun, hasta olan aklımıza teşhislerde bulunarak, reçeteler sunduğunu, reçetelerin içerdiği ilaçların dozunu ayarladığını, Muhakemet diliyle hissemize neler düştüğünün numunesini hemen o anda vererek akla saykal vurduğunu anladım.
Şu an ilacın verdiği rahatlığı hissediyorum.
Muhakemat’ın ilk sayfasında, “Mariz bir asrın, hasta bir unsurun, alil bir uzvun reçetesi veyahut Saykalü’l-İslamiyet veyahut Bediüzzaman’ın Muhakematı” ibaresi yer alıyor.
Bu isimlerin anlamlarından İslamiyet’in doğru bir şekilde yeniden anlaşılması için cila vurulması ve Bediüzzaman’ın Muhakematı kavramlarını düşündüm.
Aciz olan aklımızın nasıl muhakeme edeceğini ve programa katılanların hayretlerini ve Üstad Bediüzzaman’ın muhakemesini, Risale-i Nur’a Muhakemat penceresinden bakmamız gerektiğine anladım.
Muhakemat üç ana bölümden oluşmaktadır.
Birinci bölüm olan Unsuru’l-Hakikat; akli hastalıklar ve teşhislerini, nazari bakışla fark edilemeyen iman ve Kur’an hakikatlerinin akli, mantıki ve ilmi bakışla anlaşılacağından bahsediyor.
İkinci bölüm olan Unsuru’l-Belağat; belağatın önemini ve birinci bölümde anlaşılan konuların dile dönüştürülüp, ispatlanmasının ancak belağatın keşfedilmesine bağlı olduğunu anlatıyor.
Benim dünyamda 2. Bölüm, 1. ve 3. bölüme köprülük görevinde bulunuyor.
Üçüncü bölüm olan Unsuru’l-Akide; kelam ilminin özetini sunuyor ve bunu üç ayağa bina ediyor:
1-İlahiyyat
2-Nübüvvet
3-Semiyyat
Bunların delil ve ispatlarını yapıyor.
Katıldığım derslerden dikkatimi çeken cümlelerden bazıları:
PAZARTESİ
1.Ders: (M. Akif Yazıcı)
Maarifin himmet-i feyyazanesine ve fünunun himmet-i merdanesine ki, meyl-i taharri–i hakikat ve muhabbet-i insaniyet ve meyl-i insaf olan hakaikı teçhiz ederek o manilere gönderip zir ü zeber etmiş ve ediyor.
Kur'an'da işaret olunan İlmü’s-sema, İlmü’l-arz ve İlmü’l-beşer’in birlikte ele alındığı bir tefsir yazılmalıdır.
2.Ders: (Gürbüz Aksoy)
Kur’an’ın her tarafına yayılmış maksat ve unsurlar dörttür.
Bunlar: Tevhid, Nübüvvet, Haşr, Adalet’tir.
Kâinatta kemal, sanat, intizam ve düzen var.
Akıl ve nakil tearuz ettikleri vakitte, akıl asıl itibar ve nakil tevil olunur. Fakat o akıl, akıl olsa gerek.
3. Ders: (Ali Irmak)
Âlemde meylü’l-istikmal vardır. Onunla hilkat-i âlem, kanun-u tekâmüle tâbidir. İnsan ise, âlemin semerat ve eczasından olduğundan, onda dahi meylü’l-istikmalden bir meylü’t-terakki mevcuttur. Bu meyil ise telâhuk-u efkârdan istimdatla neşv ü nema bulur. Telâhuk-u efkâr ise, tekemmül-ü mebâdiyle inbisat eder. Tekemmül-ü mebâdi ise, fünun-u ekvânın tohumlarını sulb-ü hilkatten zamanın terbiyegerdesi bir zemine ilka ile telkih eder. O tohumlar ise tedricî tecrübelerle büyür ve neşvünema bulur.
Meseleler iki kısımdır. Birinde telahuk-u efkâr tesir eder. Diğerinde tesir etmez. “Lâkin eğer çendan telâhuk-u efkâr bu kısm-ı sâninin mahiyetini tağyir ve tekmil ve tezyid edemezse de, bürhanların mesleklerine vuzuh ve zuhur ve kuvvet verir. ”
4.Ders: (A. Osman Alakuş)
İsrâiliyatın bir taifesi ve hikmet-i Yunaniyenin bir kısmı, daire-i İslâmiyete duhul etmeleriyle, din süsüyle görünerek, efkârı ihtilâle verdiler.
İfrat gibi tefrit de muzırdır, belki daha ziyade. Fakat ifrat, tefrite sebep olduğundan, daha kabahatlidir.
5. Ders: (Mehmet Paksu)
Şöhretin insan seciyelerini nasıl bozduğunu ve hurafatın kapısının buradan açıldığını, ancak araştırma kapısıyla kapanacağını anlattı.
6. Ders: (İsmail Benek)
Tecdit, İnşa, Dinde tefekkür.
Mecaz ilmin elinden cehlin eline düşse, hakikate inkılâp eder, hurâfata kapı açar.
“Muhakkikin şe’ni, gavvas olmak, zamanın te’siratından tecerrüd etmek, mazinin a’mâkına girmek, mantığın terazisiyle tartmak, herşeyin menbaını bulmaktır.”
7. Ders: (Kenan Konur)
“Bir şahıs çok fenlerde meleke sahibi ve mütehassıs olamaz. Ancak ferid bir adam, dört veya beş fenlerde mütehassıs olabilir. Umuma el atmak, umumu terk etmek demektir. Bir fende meleke, o fennin suret-i hakikiyesidir. Onunla temessül etmek gerektir. “
SALI
1. Ders: (Cemalettin Elibol)
"Bir kelâmda, her fehme gelen şeylerde mütekellim muahaze olunmaz. Belağat ilminin bir hükmünde sıdk ve kizb, mütekellimin kast ve garazının arkasında gidiyorlar. Demek maksut ve mesâk-ı kelâmda olan muâhaze ve tenkit, mütekellime aittir.“
2.Ders: (Mustafa Sulubulut)
“Bu kelâmda murat budur. Ve bu sadefte olan cevher budur; ben gösteriyorum. Bu kaziye ise, teşehhî ile değil, içtihadın neticesidir. Zaten müçtehid olan başka müçtehidin taklidine mükellef değildir."
3.Ders: (Veli Ünügör)
İnsanın meyillerinin fıtri meyillerle kuvveden fiile çıktığını, kabiliyet ve istidatların önemini, başarının dinamiklerini ve cahil dostun düşman kadar zarar verebileceğini anlattı.
ÇARŞAMBA
2.Ders: (Erkan Okur)
Kur'an ayetlerinden örneklerle, işiterek, yaşatarak bizleri çok memnun etti. Gökyüzü sakinlerini anlatırken çok güzel ifade etti. Yedi belayı ve bunların tedavisini anlattı.
3.Ders: (Suat Alkan)
Hitabetin edebi yönüyle örnek olmasını, fikir ve hissiyatların terkibinde nazm-ı maaninin önemli olduğunu anlattı.
PERŞEMBE
2. Ders: (Erol Öztürkci)
Kâinattaki düzen, intizam, sanat ve zerrelerdeki itaati anlattı.
Kalbin nokta-i istimdat ve nokta-i istinadından bahsederek, vicdanın Sani’yi unutmaması gerektiğini anlattı.
Marifeti Sani’nin miraç usulünün dört tane olduğunu. Bunların:
Tasavvuf yolu, Kelamcıların yolu, Felsefecilerin yolu ve Risale-i Nur’ un yolu olan Kur’an yolu olduğunu anlattı.
Ayrıca delili inayet ve delili ihtiradan bahsetti.
3.Ders: (Ömer Erdem)
Peygamberimizin hasletlerini tarihi yönüyle sundular.
4.Ders: (Mehmet Şahin)
Peygamber Efendimiz’ in ( a.s.m.) ümmiliğini ve sadakatini anlattı.
“Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, malûm olan ümmiyetiyle beraber, güya gayr-ı mukayyed olan ruh-u cevvale ile tayy-ı zaman ederek, mazinin a’mâk-ı hafâsına girerek, hazır ve müşahid gibi enbiya-yı sâlifenin ahvallerini ve esrarlarını teşrih etmesiyle, bütün enzar-ı âleme karşı öyle bir dâvâ-yı azimedeki, bütün ezkiyâ-i âlemin nazarlarını dikkate celb eder.”
5.Ders: (Yasin Yılmaz)
Peygamberimizin mucizelerin siyer ve tarihlerde nasıl anlatıldığını anlattı.
6.Ders: (Cüneyt Gökçe)
Unsuru’l-Akide’ye genel bir bakış vererek, kelam ilminin 3 ana bölümden meydana geldiğini ifade etti.
Birincisi ilahiyat, İkincisi Nübüvvet, Üçüncüsü Semiyat.
Unsuru’l-Akide’nin de kelime-i tevhid ile başlayarak ahdi yenilemesi İslamiyet’in üssü’l-esası olduğunu anlattı.
8.Ders: (Bestami Çiftçi)
Hak ve hakikatlerden bahsederek, haşri cismaninin delillerinin 11 tane olduğunu, bunun 3 tanesini birleştirilerek 9 maddede ele alınabileceğini belirtti.
Bunlar:
1.Kâinattaki nizam-ı ekmel
2.Hilkatteki hikmet-i tamme
3.Alemdeki adem-i abesiyet
4.Fıtrattaki adem-i israf
5.Cemi mevcudattaki istikrar-ı tamme
6.Yevm ve sene gibi türlerdeki birer nevm-i kıyamet-i mükerrem
7.İstidad-ı beşerin cevheri
8.İnsanın layetanahi olan amali
9.Sani-i Hakimin rahmeti
10.Resulün sıdkının lisanı
11.Mucizatu’l-beyanu’l-Kur’an’ın bürhanları
9.Ders (Mehmet Evren)
Dokuzuncu Şua’nın İkinci Maksad’ dan otuz yıl sonra gerçekleştiğini, haşre inanmanın çocuklar, gençler, ihtiyarlar ve ailedeki faydalarını anlattı. Muhakemat'ın Risale-i Nur’un çekirdeği olduğunu, çekirdeğin neşv ü nema ederek diğer eserlerin meyvesini verdiğini öğrenmek için Muhakemat’ı yeni keşiflerle tekrar okumak gerektiğinden bahsetti.
Sonuç olarak; programa katkıda bulunanların Risale-i Nur’un şahsı manevisini hissettirdikleri için teşekkür ediyorum.
Katılımcıların derslere hazırlanmalarını teşvik etmesi ve sunumlarını gösterme fırsatı vermeleri ve telekonferansla katılanların fikirlerini işitmememize imkân sağladığından dolayı Risale Akademi’ye şükranlarımı iletiyorum. Allah ebeden razı olsun.
Muhakemat’ı, Muhakamat’ ta derinleşen uzman kişilerden ayrıca dinlemek, bölüm, konu hatta cümle cümle inceleyerek kavramlarla yeniden okumak ve şerh etmek duasıyla…