Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), Yunus Sûresi 75-82. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:
75-Sonra onların ardından Mûsâ ve Hârûn’u, mu‘cizelerimizle Fir‘avun’a ve (kavminin) ileri gelenlerine gönderdik; fakat (onlar) büyüklük tasladılar ve bir günahkârlar topluluğu oldular.
76-Nihâyet onlara tarafımızdan hak gelince: “Doğrusu bu apaçık bir sihirdir” dediler.
77-Mûsâ: “Size hak gelince, onun için böyle mi diyorsunuz? Bu bir sihir midir? Hâlbuki sihirbazlar kurtuluşa ermez!” dedi.
78-(Onlar) dediler ki: “(Sen) bize, atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeyden bizi döndüresin de yeryüzünde saltanat sâdece ikinizin (kardeşin Hârûn ile senin) olsun diye mi geldin? Biz, ikinize de inanacak kimseler değiliz.”
79-Fir‘avun: “Bana bütün mahâretli sihirbazları getirin!” dedi.
80-Nihâyet sihirbazlar gelince, Mûsâ onlara: “Siz (sihir yapmak üzere) ne atacak kimseler iseniz, atın (da hünerinizi gösterin)!” dedi.
81-Bunun üzerine (onlar, iplerini ve değneklerini) atınca Mûsâ dedi ki: “Sizin getirdiğiniz şey sihirdir (bir göz boyamadır). Şüphesiz ki Allah, onu boşa çıkaracaktır. Çünki Allah, fesad çıkaranların işini düzeltmez.”
82-“Ve günahkârlar istemese de Allah, sözleriyle (hükümleriyle) hakkı gerçekleştirecektir.”