Risale Haber-Haber Merkezi
Mü’minin mü’mine en iyi duası nasıl olmalıdır?
Elcevap: Esbab-ı kabul dairesinde olmalı. Çünkü bazı şerâit dahilinde dua makbul olur. Şerâit-i kabulün içtimaı nisbetinde makbuliyeti ziyadeleşir.
Ezcümle, dua edileceği vakit, istiğfar ile mânevî temizlenmeli; sonra, makbul bir dua olan salâvat-ı şerifeyi şefaatçi gibi zikretmeli ve âhirde yine salâvat getirmeli. Çünkü, iki makbul duanın ortasında bir dua makbul olur.
• Hem بِظَهْرِ الْغَيْبِ 1 yani gıyaben ona dua etmek, (2)
• Hem hadîste ve Kur’ân’da gelen me’sur dualarla dua etmek; meselâ,
اَللّٰهُمَّ اِنِّى اَسْئَلُكَ الْعَفْوَ وَالْعَافِيَةَ لِى وَلَهُ فِى الدِّينِ وَالدُّنْيَا وَاْلاٰخِرَةِ 3
رَبَّنَاۤ اٰتِنَا فِى الدُّنْيَا حَسَنَةً وَفِى اْلاٰخِرَةِ حَسَنَةً وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ 4
gibi câmi dualarla dua etmek,..
• Hem hulûs ve huşû ve huzur-u kalble dua etmek,
• Hem namazın sonunda, bilhassa sabah namazından sonra,
• Hem mevâki-i mübarekede, hususan mescidlerde,
• Hem Cumada, hususan saat-i icabede,
• Hem şuhur-u selâsede, hususan leyâli-i meşhurede,
• Hem Ramazan’da, hususan Leyle-i Kadirde dua etmek, kabule kârin olması rahmet-i İlâhiyeden kaviyen me’muldür. (5)
O makbul duanın ya aynen dünyada eseri görünür; veyahut dua olunanın âhiretine ve hayat-ı ebediyesi cihetinde makbul olur.
Demek, aynı maksat yerine gelmezse, dua kabul olmadı denilmez, (6) belki daha iyi bir surette kabul edilmiş denilir.
1) Müslim, Zikr: 86-88; Tirmizî, Birr, 50; Ebu Davud, Vitr, 29; İbni Mâce, Menâsik, 5.
2) Müslim, Zikr, 88; Tirmizî, Birr, 50; İbni Mâce, Menâsik, 5; Ebû Dâvud, Vitr, 29.
3) Allahım, Senden kendim ve onun için dünyada ve âhirette af ve âfiyet istiyorum. en-Nevevî, el-Ezkâr, 74; el-Hâkim, el-Müstedrek, 1:517.
4) “Ey Rabbimiz, bize dünyada da güzellik ver, âhirette de güzellik ver. Ve bizi Cehennem ateşinin azâbından koru.” Bakara Sûresi, 2:201.
5) İhyâu Ulûmi’d-Dîn, 1:457-466; Neveî, el-Ezkâr, s. 420-426.
6) Buhârî, Deavât, 22; Müslim, Zikr, 90-91.
SÖZLÜK:
câmi : kapsamlı
esbâb-ı kabul : kabul edilme sebepleri
gıyaben : hazır ve mevcut olmaksızın, bir kişinin ardından
hulûs : samimiyet
içtima : toplanma
istiğfar : af dileme
karîn : birşeyin beraberinde, eşiğinde olan
kaviyen : kuvvetle
leyâli-i meşhûre : meşhur, mübarek geceler
me’sur : tesirli
mevâki-i mübâreke : mübarek yerler
me’mul : beklenilen, ümid edilen
saat-i icabe : duaların kabul edildiği saat
şerâit : şartlar
şerâit-i kabul : kabul şartları
şuhûr-u selâse : üç aylar; Receb, Şaban ve Ramazan ayları