Okunan mektup: https://www.risalehaber.com/hulusi-esrar-i-kuraniyenin-beyaninda-ashab-i-kehf-gibi-musahibiniziz-350023h.htm
Bu yazıda bakacağımız mektupların ilkinde iki risaleye dair çok kısa iki mütalaa bulunmaktadır. Bunlardan biri Otuzikinci Söz'ün Üçüncü Mevkıfı diğeri Miraç Risalesi olan Otuzbirinci Söz.
Üçüncü Mevkıf bir çiçek ve güzel bir kadının tasvirleri üzerinden mevcudatta Allah'ın isimlerinin nasıl okunabileceğini anlatarak başlıyor, her bir şeyin hakikatinin bir veya birçok isme dayandığını gösteriyor.
Daha sonra Risale-i Nur'daki dalalet ve hidayet kıyaslamalarının en tesirlilerinden biri ile devam ediyor. Daha sonra muhabbetin şeklinin nasıl olması gerektiği ve Allah için olan muhabbetin faydaları anlatılıyor. En sonda ise Veysel Karani hazretlerinin (k.s.) meşhur duası yer alıyor.
Sözler kitabının fihristinde Otuzikinci Söz için bazı talebelerin kullandığı ifade edilen "Diğer sözler yıldız, bu güneştir" anlamındaki cümle Hulusi Bey'in bu mektuptaki beyanından dolayı olabilir. Bununla beraber yine de gereğince vasfetmekten aciz olduğunu söylemiştir.
Miraç Risalesi ise Miraç hadisesinin hikmetini, sırr-ı lüzumunu, hakikatini ve meyvelerini açıklayan ve iman esaslarını, Nur-u Muhammed'i (ASM) gibi anlaşılması zor hakikatleri bunlarla beraber anlatan değerli bir risaledir. Hulusi Bey bu risaleyi Doktor Kemal'e sormuş ve kıymetini takdir etmemenin imkansız olduğunu belirten bir cevap almıştır.
İkinci Mektupta Hulusi Bey üstadı ile münasebetinin şekillerini ifade etmiştir. Ahiret kardeşliği, Kur'an hizmetinde hizmetkarlık, derslerde musahiblik... Yine kitabın başından beri üstünde durduğumuz gibi bu hizmette bulunmayı liyakatinin fevkinde bir ilahi lütuf olarak gördüğünü ve gereğince şükretmekten aciz olduğunu söylemiştir.