İlahiyatçı Yazar Prof. Dr. Davut Aydüz, “Namaz; hayatımızın ilk hedefi, birinci vazifesi, mahşerde hesabını en önce vereceğimiz baş meseledir. Onda kaybeden hiçbir şeyde kazanamaz ama onda kazanan inşallah ötekilerde de kazanabilir” dedi.
Düzce Tüm Çalışanlar Derneği (TÜMÇEK) tarafından, namazı anlayarak kılmak adına düzenlenen konferansa konuşmacı olarak Prof. Dr. Davut Aydüz katıldı. Düzce Kongre ve Konferans Salonu’ndaki programa Düzceliler büyük ilgi gösterdi. Prof. Aydüz, ‘Namazı Anlayarak Kılmak’ isimli kitabını sinevizyon eşliğinde anlattı. Namazın; hayatın ilk hedefi, birinci vazifesi, mahşerde hesabı en önce verilecek baş mesele olduğuna dikkat çeken Prof. Aydüz, “Onda kaybeden hiçbir şeyde kazanamaz, ama onda kazanan inşallah ötekilerde de kazanabilir. Namaz, İslâm’ın beş esasından birisidir ve çok önemli bir ibadettir. Kur’ân-ı Kerim’de mü'minlere namaz kılmaları tekrar tekrar emredilmiştir. Çünkü dinin direği namazdır.” diye konuştu.
Namazın, mü'minin günde en az beş defa içine girip temizlendiği, sonsuzluğa doğru akıp giden bir tövbe ırmağı ve arınma kurnası olduğunu ifade eden Prof. Dr. Davut Aydüz, “O, savaş meydanında mücadelenin kızıştığı en tehlikeli anlarda bile yapılması gereken çok önemli bir vazifedir. Burada bulunan herkesin bu kudsî vazifeyi yerine getirdiğine inanıyorum ancak, namazlarımızı ikame etmeliyiz. Namaz ikame etmek demek; namazı tadili erkâna göre kılmak; namazı zamanında kılmak, namazı, devamlı kılma ve huşu ile kılmak demektir. Allahu Ekber, Allah, kendisinden başka büyük olmayan tek büyüktür. Bundan sonra sırasıyla Sübhaneke, sonra Euzu Besmele, daha sonra Fatiha, zammı sûre ve duâlar derken, namazın tümünü manaları düşünerek kılmamız gerekir. Bunu yapabilmek için de duâların manasını bilmeliyiz.” şeklinde konuştu.