Kadir Sivri'nin haberi
Çevre Eğitim Kültür Ve Yardımlaşma Derneği tarafından kutlu doğum haftası münasebetiyle Ankara Sincan'da bir konferans düzenlendi. Program öncesi Grup endişe bir demet müzik ziyafeti sundu. Ardından program, Kur’an-ı Kerim okunarak başladı.
Namazda Diriliş Platformu üyelerinin katıldığı programın konuşmacıları Yazar İhsan Atasoy, Abdullah Yıldız ve Bekir Aksoy’du. Programın sunuculuğunu Hedef Radyo programcılarından Ahmet Uğur Necip yaptı.
Namazda Dirliş Platformu adına ilk konuşmayı yapan Abdullah Yıldız, Platformun kuruluş ve amaçları hakkında kısaca bilgi verdikten sonra şunları söyledi: Kısa bir süre önce Umreden döndüm. Nur dağında peygamberimize Vahiylerin ilk gelişini anımsadım. Mekke ve Medine’deki namazın doğuşu sırasındaki anları hatırladım. Kuba mescidinde iki rekat namaz kılan umre sevabı kazanıyor. Oysa günümüzde namaz konusunda maalesef insanımız lakayt kalıyor. Türkiye’nin % 75’i namaz kılmıyor. Bunun da ancak %10’u sabah namazı kılıyor. Peygamberimize kim tabi olmuşsa, Peygamberimizin ona ilk öğrettiği namaz olmuştur. Peygamberimiz Sakif kabilesini kendi idarecilerini kendilerinin seçmesi konusunda serbest bıraktığını ancak namaz konusunda asla serbest bırakmadığını anımsattı.”
Yıldız’ın ardından kürsüye İhsay Atasoy geldi.
İnsan ve Namaz irtibatı üzerine konuşmasına başlayan Atasoy Bediüzaman’ın “Kainatta en büyük hakikat imandır, imandan sonra Namazdır” sözünü hatırlatarak konuşmasına giriş yaptı. Namazın İman ve İslam temellerini içinde topladığını belirten Atasoy, bu hakikatlerin namazın rükunları içerisinde her birinin yerine getirildiğini ayrı ayrı şöyle izah etti: Namazda kıyam, duruşuyla insan Allah’ın varlığını kainata ilan ediyor. Rüku ile Allah’a karşı eğiliyor, O’na en büyük muhabbet ve hürmetini iletiyor. Secdesiyle insan, Allah’a olan hayranlığını, muhabbetini ifade ediyor. Böylece namazın bütün harekatları bütün efkarı zikirleri Allah’ı hatırlatıyor. O halde Namaz İmanın bir dışa vurumudur. Namaz Tevhidin Allah’ı bilmenin bir sembolü, göstergesidir. Biz onun için Namaz’da Allah’la beraber oluyoruz. O’nun dergahına huzuruna çıkıyoruz. Huzur-u İlahi’ye dahil oluyoruz. Müthiş bir şeref. Tıpkı arş-ı azamdan alemlere Rahmet Hz. Muhammed (s.a.v)’in o huzura kabul edilişi gibi. Bunun bir örneği bir numunesi Namaz. Onun için namazda imanın bütün esasları saklı. Namazda İslam’ın bütün esasları çekirdek olarak saklı. Namazda bütün varlıkların ibadet çeşitleri de saklı.”
İhsan Atasoy, konuşmasına şöyle devam etti:
“Namaz konsantre bir ibadet. İbadetlerin şahı ve padişahı. Namaz imanın tezahürü demiştik. Allah Namazın her yerinde. Peki ahiret nerede? Ahirette iman da namaz da var. Çünkü namaz bizi bu dünyadan faniliğe hitap ediyor. Bir başka aleme gitmemiz için bir donanım, bir hazırlık olduğunu ifade ediyor. Sevgili peygamberimiz her namazınızı dünyadan veda ediyor duygusu içerisinde kılın buyuruyor. Her namaz Ahiret yolculuğu anlamını taşır. İftitah tekbiri ellerimizi kaldırdığımızda dünyaya ait halleri arkaya attım demektir. Yüzümü ve yönümü uhrevi aleme, Allah’a çevirdim demektir. Ruhum kalbim ahrete yönelmiştir.”
“Namaz içinde meleklere imanın da tezahürü var. Melekler yemez içmez abdest bozmaz. İşte insan Namazda abdestli olmakla, yeme içmeden uzak kalmakla bir nevi melekleşir. Bu da meleklere imanı tezahürü.”
“Namazda peygamberlere imanın da tezahürü var. Namazın tahiyyatında Sevgili peygamberimizin Cenab-ı Hak huzurundaki mükalemesi var. Salli barikle peygamberlere imanın tazelenmesi var. İşte namaz imanın esaslarını çekirdek olarak saklıyor.”
“Namaz İslam esaslarını da içinde saklıyor. Mesela hac. Hac ibadeti namazda var. Namazın bir şartı Kabe önünde ve kıble istikbalinde bulundurmak şarttır. Kıbleye dönülmeden kılınan namaz fasih olur. Ancak yanlışlıkla kılınan hariç... Hayalen Kabeyi göz önünde bulundurmakta hacın tezahürü görülmektedir.”
“Namazda Orucun da bir manası vardır. Namazda yeme içme yasak olduğundan bir nevi oruç tutmuş oluyoruz.”
“Namazda Zekat da var. Elbiselerimizin eskimesi namazın zekatıdır.”
“Ve namazda kelimeyi şahadet var. Hülasa namazda namazın kendisi var. Böylece Namaz İman ve İslam esaslarını içine aldı.”
“Namaz bütün varlıkların ibadet çeşitlerini içinde saklayan bir ibadettir. Kıyam, kıraat, rüku ve secde rükunlarını bitkiler ve hayvanlar çeşit çeşit halleriyle yerine getirmektedir. İnsanlığın hizmetine sundukları nimetlerini Allah’ın Rahmet hazinesinden birer ikramı ilahi olduğunu ilan ederler. Bizler birer vasıta, birer tablayıcız derler. Allah insanı Ahsen-i takvim ölçünde yaratığından, Onun için en uygun İbadet olan namazı farz kılmıştır. Namaz İnsanla bütünleşen bir ibadettir.”