Emel Temizay'ın haberi;
Gün ağarmaya başlarken sabah namazı vaktinin geçmek üzere olduğunu fark eden Asiye Hanım, şoförün yanına gelir ve namaz için mola verip vermeyeceklerini sorar.
'Uygun olursak ancak durabiliriz.' cevabını alınca: 'Sizin firmanız dışında memleketime gideceğim üç firma daha vardı. Bilet alacağım zaman özellikle sabah namazına mola verilip verilmediğini sormuş, olumlu cevap alınca da bu firmayı tercih etmiştim.' sözleriyle sitem eder. Şoför bu sözler üzerine mola verir. Asiye Hanım vesilesiyle otobüsteki 50 kişi de sabah namazını eda etmiş olur.
Ramazan vesilesiyle yediden yetmişe milyonlarca kişi yollara düştü. Yolcu yoğunluğu nedeniyle seyahat saatini kendi belirleyemeyen yolcuların karşılaştığı en büyük problemlerden birisi mola saatlerinin namaz saatlerine denk gelmemesi. Oruç ve namazla geçirdiğimiz Ramazan ayının hemen ardından çıkılan yolculuklarda namazların aksatılması bayramda yaşanan en büyük manevi sıkıntı. Tefsir Profesörü Suat Yıldırım, yola çıkan insanın namazını kılma noktasında özel bir gayretinin olması gerektiğini söylüyor. Namaz vakitlerini düşünerek, yolda alamayacağını da hesaba katarak abdest alınması üzerinde duruyor. Yıldırım, yolculuk esnasında şoförden uygun bir yerde durması yönünde ricada bulunulması gerektiğine vurgu yapıyor. Yapılan yolculukta mesafe 90 kilometreyi aştığı zaman dinde ayrı bir kolaylık oluştuğunu belirten Prof. Yıldırım, gidilen yerde 15 günden az kalınacaksa, yolcunun seferî olduğunu ifade ediyor. Bu durumda 4 rekâtlık farz namazların iki rekât olarak kılınabileceğini hatırlatıyor.
Vaktin daralmasına rağmen mola verilmemesi durumunda, yolcunun oturduğu yerden namazını eda edebileceğini belirtiyor. Koltuktaki oturuş namazda kıyam, biraz eğilmek rüku, biraz daha aşağıya eğilmek de secde olarak kabul ediliyor. Bu sırada başın öndeki koltuğa dayanması gerekmiyor. Başın ayakların ucuna bakıyor şekilde boşluğa secde etmesi de yeterli. İmkan olmadığı için kıbleye yönelme şartı da ortadan kalkıyor. Otobüs içinde ima ile namaz kılınamayacağını belirten Suat Yıldırım, ima ile namazın rükünlerinin yerine getirilemeyecek kadar sağlığın müsait olmadığı durumlarda geçerli olduğunu kaydediyor. Ayrıca tüm bunların dışında yolcunun namazlarını cem etme imkanı da var. Buna göre, dinen yolcu sayılan bir kimse, öğle ile ikindiyi; akşamla yatsı namazlarını birleştirerek kılabilir.
'Sabah Namazına Nasıl Kalkılır?' kitabının yazarı Cemil Tokpınar da eğer mola saatinde namaz vakti girmişse, ilk yapılacak işin namaz kılmak olduğunu vurguluyor. Tokpınar, yolculuklarda namaz vaktinin geniş olması durumunda sünnetlerin de mutlaka eda edilmesi gerektiğini kaydediyor. Mola saatlerinin verimli kullanılmasının önemine dikkat çeken Tokpınar, tesbihat ve duanın otobüste hareket halinde de yapılabileceğini ifade ediyor. Tokpınar, yolculukta abdesti korumanın yollarını şöyle sıralıyor: "Uyumamak ve abdesti muhafaza etmek için tedbirler alınabilir. Kur'an-ı Kerim ve kitap okumak, salâvat çekmek ve Cevşen okumak bu tedbirlerden sadece bir kaçı." Zeytinburnu Müftüsü Yusuf İzzettin Konuk ise yolculukta karşılaşılan mola ve abdest almadaki zorluklar karşısında 'Namazı kılmasak da olur, kazaya bırakırız.' tavrının doğru olmadığını söylüyor. Konuk bu şekilde terk edilen namazın kazasının olmadığına dikkat çekiyor:"Namaz ancak uyku, unutma ve koma hali gibi ağır hastalık durumlarında kaza edilebilir."
VATANDAŞ NAMAZ MOLASI HASSASİYETİ GÖSTEREN FİRMAYI TERCİH EDİYOR
Namaz konusunda yolcular kadar otobüs firmalarının da duyarlı olması gerekiyor. Doğu illerine seyahat eden firmaların hassasiyeti daha fazla iken batı illerinde ve bazı büyük firmalarda maalesef bu hassasiyet yok. Yolcuların namaz hassasiyetini gözeten firmalar da var elbette. Hasbingöl Turizm firması yetkilileri, "Şoförlerimiz de namaz kıldıkları için sorun olmuyor. Namaz vakitlerinde muhakkak mola veriyoruz. Yolcularımızdan bu yönde olumlu tepkiler aldık." diyor. Hassasiyet firmaya birçok yolcu da getirmiş. Elazığlılar Turizm firması ise iki mola arasında '5 dakikalık ihtiyaç molası' veriyor. Böylece namaz kılan yolcular bu ihtiyaç molasını değerlendiriyor. 'Namaz da bir ihtiyaç, durmanız gerekir'
Prof.Dr. Suat Yıldırım: Namaz da bir ihtiyaç, durmanız gerekir
Bir yolculuk sırasında akşam namazı geçiyordu, şoföre durmasını rica ettik. Normalde şoförün duracağı bir yer değildi ve durmayı çok istemedi. Şoföre 'Birinin ihtiyacı olsa durmayacak mısınız? Bu da benim ihtiyacım.' deyince, durmayı kabul etti. Araba durunca otobüsteki 6 kişi daha inip akşam namazını kıldı. Belli ki çekinip söyleyememişler. Oysa bu tür makul ihtiyaçlar mutlaka söylemeli.
Zaman