Bir önceki yazımızda, Şener Dilek Âbinin "Risale-i Nur'da Hizmet Metodları" kitabından nefs-i emmareyi tanıtan, anlatan on dört maddeyi yazmıştık. Şimdi 15. maddeden, kaldığımız yerden devam ediyoruz.
15- Nefis, profesyonel bir avukat gibidir. Beğenmediği ve hoşuna gitmeyen her şeye bir kulp takar. Hem haklı olsun, haksız olsun her ortamda kendini temize çıkartır. Yetersiz, kıvamsız ve iştahsız olduğu noktalarda da mazeretlere sığınır.
16- İslamî terbiyenin süzgecinden geçmeyen nefsin davası, uluhiyettir, sıfatı ihanettir, gıdası medih ve senadır, pazarı nefislere iştah açan sefahet, mekânları, şehvet pazarlarıdır.
17- Nefis, meyl-i rüçhaniyet duygusuyla kendini herkesten üstün görür, kendine ayrı bir statü biçer, kendine özel bir makam takdir eder, kendine layık gördüğü bir kaftan içinde görünmek ister, zirvelere yükselmek, zirvelerde görünmek ister. Şan, şeref, alkış, riya ve gösterişe bayılır, kendinden geçer.
18-Nefis, gururludur, kindardır; cehl-i mürekkep içinde bir ahmaktır. Nefis kendinden başka kimseleri beğenmez.
19- Nefis, amel ve uhrevî hizmet noktasında çok tembel, lâkayt ve lâubâlidir.
20- Nefis, mübalağadan hoşlanır. Kendine ait bir zerreyi dağ gibi görür, gösterir. Rekabet, haset ve kıskançlık mikrobu içinde nüksedince, koca dağları âdî çakıl taşları gibi görür ve gösterir.
21- Nefs-i emmarenin muhabbetine itimat edilmez. Çünkü o muhabbet, galiben bulanıktır; içinde ya alkış ya da menfaat vardır.
22- Nefs-i emmarenin sıfatları/ özellikleri pek çoktur. Bir kısmını sadece sıralamakla iktifa edelim:
a) Nefs-i emmare leimdir, alçaktır, denî ve rezildir. Mayası bozuktur, mücrimdir, âdî ve ahmaktır.
b) Nefs-i emmare, lâkayıttır, lâubâlidir, lâdinidir.
c) Nefs-i emmare, iffetsizdir, iz'ansızdır, îkansızdır.
d) Nefs-i emmare, Karun'dur, kavvaddır, kalpazandır.
e) Nefs-i emmare, alaycı ve saygısızdır.
f) Nefs-i emmare, asık suratlıdır.
g) Nefs-i emmare, boş ve yanlış işlerle meşgul olur.
h) Nefs-i emmare, serkeş ve inatçıdır.
i) Nefs-i emmare,sapıktır, düşmandır, zâlimdir.
j) Nefs-i emmare, gerçekleri anlamaz, anlamak istemez.
l) Nefs-i emmare, düşmanlık yapmaktan, zarar vermekten lezzet alır ve çok inatçıdır.
m) Nefs-i emmare, lümezedir, kaş ve göz oynatarak, başkalarını küçük görür; küçük düşürmeye çalışır.
n) Nefs-i emmare, aduvdur, Allah ve Rasûlünün düşmanıdır.
o) Nefs-i emmare, çok çok aptaldır.
p) Nefs-i emmare,lâşedir, pislik çukurudur.
r) Nefs-i emmare, murdar ve habistir.
s) Nefs-i emmare, kötü niyetlidir.
ş) Nefs-i emmare, bela kasırgasıdır.
t) Nefs-i emmare,sümük gibidir, sülük gibi yapışkandır.
Evet, nefs-i emmarenin meziyetlerinden(!) bazıları...
Hakikat noktasında bakıldığında, mü'minden beklenen şey, nefsinin desiselerine karşı uyanık olup kulluk şuuru ile istikamet çizgisinde yürümektir. Kulluk şuuru ise, her şeyden önce saffettir, saflıktır, temizliktir, samimiyettir. Hakikattar bir mü'minin hayat ve yaşantısı ise, "Görünmek değil, olmaktır."
Evet, kulluk kisvesi, tevazu ve mahiyettir. Maddî- manevî makamlardan tam bir istiğnadır. Mü'minden beklenen hâl, hadsiz kusurlarını görmek, istiğfar ve iltica ile son nefese kadar istikamet dairesinde, ihlas ve sadakatle kulluk görevini icra ve îfâ etmektir.
Evet dostlar, nefs-i emmarenin, bu özelliklerini, onu tanıyıp hile ve tuzaklarına karşı tedbir almak için yazdık. Yoksa yeise (ümitsizliğe)düşmek için değil. İşte bu yeni tuzak, ümitsizliğe düşmemek için ise, ne yapmalıyız? İşte Şener Dilek âbinin mezkûr kitabında, büyük bir vukûfiyetle bunun da yolları gösteriliyor. Bir dahaki yazımızda da bunların iktibasına devam edeceğiz.
Selam ve dua ile.