Nijerli Nur talebelerinden İbrahim Dia dualarla uğurlandı
İstanbul'da ameliyat esnasında Hakkın rahmetine kavuşan Dia'nın cenazesi Nur talebeleri tarafından ülkesine götürüldü
111
Nijer Nur talebelerinden İbrahim Dia dualarla uğurlandı. İstanbul'da ameliyat esnasında Hakkın rahmetine kavuşan Dia'nın cenazesi Nur talebeleri tarafından ülkesine götürüldü.
211
Burada ailesi, akrabaları ve sevenleri tarafından karşılanan İbrahim Dia'nın cenaze namazı kılındı ve defnedildi.
311
Vefat Haberi
Nijer'de öğretim üyeliği yapan İbrahim Dia İstanbul'da vefat etti. Risale-i Nur sempozyumlarına da katılan Dia, ameliyat esnasında Hakkın rahmetine kavuştu.
411
Bediüzzaman'ın duası kabul oldu
İbrahim Dia, katıldığı sempozyumlarda Bediüzzaman Said Nursi'nin duasının kabul olduğunu ve Risale-i Nur'un dünyaya yayıldığını belirterek, "bence kalpler alemde fethedildi" şeklinde konuşmuştu.
511
Oğlumun adını Said Nursi koydum
Dia, oğluna Said Nursi ismini vermeyi de şöyle anlatmıştı: "Allah'tan çok diledim. 'Ya Rabbi bana bir evlat ver adını Üstadın adını koyayım. Bu duam kabul oldu. Oğlumun adı Said Nursi'dir."
611
Bir çok gencin Risale-i Nur ile tanışmasına vesile oldu
Dia'yı yakından tanıyan Fatih Mehmet Doruatlı da sosyal medya hesabından duygularını şöyle anlattı:
"Dört yıl önce Nijer'de tanıdığım ve Risale-i Nurlar'a malı gibi sahip çıkan, evlatlarına ve hoca olması hasebiyle çok gençleri Risale-i Nur ile tanışmasına vesile olan İbrahim Dia abimiz pazartesi günü geçirdiği bir ameliyat esnasında Hakkın rahmetine kavuşmuştur.
711
kavuşmuştur. İki hafta önce Mali'ye bilet aldım beraber gidelim dediğimde sen git ben arkadan gelirim diye şakalaşmıştık. Şimdi aynı uçakta Gidiyoruz, fakat farklı alemlerde. Allah rahmet eylesin. Ruhu için el fatiha."
811
وَيُمِيتُ Yani, mevti veren Odur. Yani, hayat vazifesinden terhis eder, fâni dünyadan yerini tebdil eder, külfet-i hizmetten âzâd eder. Yani, hayat-ı fâniyeden, seni hayat-ı bâkiyeye alır. İşte şu kelime, şöylece fâni cin ve inse bağırır, der ki:
911
Sizlere müjde! Mevt idam değil, hiçlik değil, fenâ değil, inkıraz değil, sönmek değil, firak-ı ebedî değil, adem değil, tesadüf değil, fâilsiz bir in’idam değil. Belki, bir Fâil-i Hakîm-i Rahîm tarafından bir terhistir, bir tebdil-i mekândır.
1011
Saadet-i ebediye tarafına, vatan-ı aslîlerine bir sevkiyattır. Yüzde doksan dokuz ahbabın mecmaı olan âlem-i berzaha bir visal kapısıdır.
1111
وَيُمِيتُ Yani, mevti veren Odur. Yani, hayat vazifesinden terhis eder, fâni dünyadan yerini tebdil eder, külfet-i hizmetten âzâd eder.