“Yirmi üç senede te'lifi tamamlanan ve yüz otuz kitabdan müteşekkil "Risale-i Nur" adlı eserleriyle, İlm-i Kelâm sahasında bir teceddüd yaptığı görülmüştür.” (1)
Bunun böyle olduğunu yerinde görmek için hayatları cehennem istikametindeyken nur hizmetiyle geriye topuk üzerinden dönüş yapan sayısı belli olmayan insanlar şahittir. Risale-i Nur okuyucuların da okuduklarının tesiriyle mantıklı düşünce ve ikna edici misaller vermesi ve karşısındakini aciz bırakacak bir halde konuşmaları görülmektedir.
Bu tesiri asgariye indirmek ve dünya genelinde, ateizm vb. fikir akımlarıyla cehenneme sürüklenip, inkar-ı uluhiyete sapan beşeriyetin yüzünü inayet-i hakla, istikamet ve hakka çevirmeye gayret eden Nur Talebelerini bu cehd, say-u gayretten geriye çevirtmek ve kuvvetlerini tarumar etmek için çok çeşitli entrikalar döndürülmektedir. Bu sayede ellerindeki tefsir-i Kur’an olan Risale-i Nur’un tesirini de kırmaya çalışılmaktadır.
“Risale-i Nur aleyhinde yaptıkları desiseler ve tedbirler ve şakirdleri soğutmak ve sarsmak plânları, hususan derd-i maişet belaları, Risale-i Nur'un inkişafını durdurmuyor. Günden güne tevessü' ediyor.” (2)
Yapılan bu entrikalar ilk başta etkisini gösterse de bir an sonra daha kavi bir hizmet enerjisiyle zayıflayan veya ihtiyaç olan yerde tekrar kendisini göstermektedir.
“Risale-i Nur, Arş-ı A'zam'la bağlı olan Kur'an-ı Azîmüşşan ile bağlanmış bir hakikî tefsiridir.” (3)
Furkan-ı Hakim’in nice tefsiri var. Bunlardan Dirayet tefsiri kategorisinde değerlendirilen Risale-i Nur Külliyatı da hak ve hakikate hizmet etmektedir.
Risale-i Nur Hizmetinin cihan-şümul olarak bugün dünya genelinde Kur’an hizmeti ve 60 lisana tercüme edilmesi ve hak ve hakikati her lisanda beyan ve izah etmekte olduğunu göstermektedir. Risale-i Nur alemini ve hizmetini bir parça inceleyen ve bilen kimseler taassub gözlüğüyle bakmazsa bu hakikati görecektir.
Risale-i Nur hizmetinin metodu gene Risale-i Nur içerisinde geçmektedir. Başka metodlardan ve hizmet hareketlerinden ihdas edilmesine ihtiyaç yoktur. Risale-i Nur dairesine ve tarzına muhalif olan hareketlerle hizmet birliği yapmak ise ‘ok’un yaydan çıktığı gibi daire-i nuriyeden ihraçtır. Bu sebeple metodu da hakikatleri de daire-i nuriyeden almak gereklidir.
“Lâhika Mektubları bu gibi hususlara da işaret ediyor. Değişen dünya hâdiseleri, geniş ve küllî mes'eleler ve şartlar altında isabetli hizmet-i Kur'aniyenin esaslarını ders veriyor.” (4)
Yeni tahakkuk eden meselelerde, hem hizmetin esasatını bilen hem de o mesele ile alakalı ve meseleyi bilen kimselerden mürekkeb kişi/kimselerle istişare/meşveret ederek yeni gelişmeler karşısında isabetli hizmet edilebilir.
Risale-i Nur hizmetinde hocalık kisvesi veya post-nişinlik yoktur. Ama müdebbiriyet vardır. Yani Müellif-i muhterem tarafından tayin edilen kimseler bu müdebbiriyet makamını meşveretlerle bihakkın ifa ettiler ve şimdilerde de Hüsnü Bayramoğlu Ağabeyimiz (Allah sıhhat ile hayırlı şekilde ömürler versin) etmekte.
“İntizam, vahdeti ve hâkimiyet infiradı iktiza eder… Eğer zerre kadar müdahale olsaydı, intizam bozulacaktı.” (5)
Nur talebelerinin vahdetini muhafaza etmek müdebbir ağabeylerimizin bir vazifesidir. Onlar da bu zamana dek bu mesuliyet şuuru ile hizmet ettiler. Müdebbir ağabeylerimizi çekemeyen veya birilerinin emrinde içimize hulul eden/sızan kimseler karşı çıkarak, kendi kafa fenerine göre beyanatlarda bulunarak intizam ve vahdeti bozmaya çalışıyorlar. Bilerek veya bilmeyerek. Şimdi oryantalistlerin kuklalarının hadisleri inkar etmeye yeltendiği gibi.
Nurun baş müdebbiri olan Hüsnü ağabeyimizin neşrettiği lahikaları can u gönülden kabul etmek müstakim her nur talebesinin vazifesidir. Müvazenesini şaşırmışsa zaten diyecek bir şey yok.
“Ey aziz yoldaşım! Şimdi Allah'a ısmarladık. Gel, beraber bir dua ederiz, sonra da buluşmak üzere ayrılırız...” (6)
اَللّٰهُمَّ اِهْدِنَا الصِّرَاطَ الْمُسْتَقِيمَ آمِينَ
Selam ve dua ile.
(1) Tarihçe-i Hayat (33)
(2) Kastamonu Lahikası (235)
(3) Kastamonu Lahikası (247)
(4) Emirdağ Lahikası-1 (9)
(5) Asa-yı Musa (183)
(6) Sözler (745)