Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), Hud Sûresi 112-113. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:
112-O hâlde, emrolunduğun gibi dosdoğru ol!(1) Berâberindeki tevbe edenler de! Ve (Allah’ın koyduğu) hudûdu aşmayın! Çünkü O, ne yaparsanız hakkıyla görendir.
113-Zulmedenlere de meyletmeyin! Yoksa ateş size dokunur!(2) Hem sizin, Allah’dan başka hiçbir dostunuz yoktur; sonra size yardım edilmez.
(1)“Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm fermân etmiş ki: شَيَّبَتْن۪ي سُورَتُ هُودٍyani sûre-i Hûd’daki فاَسْتَقِمْ كَماَ اُمِرْتَ* [Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!] âyeti beni ihtiyarlattırdı. Çünki ehemmiyeti azîmdir (çok büyüktür). İstikāmet-i tâmmeyi (tam dosdoğru olmayı) emrediyor.” (Sikke-i Tasdîk-ı Gaybî, 161)
Ayrıca bakınız (Lem‘alar, 11. Lem‘a, 62)
(2)“*وَلَا تَرْكَنُوا اِلَي الَّذٰينَ ظَلَمُوا فَتَمَسَّكُمُ النَّارُ [Zulmedenlere de meyletmeyin! Yoksa ateş size dokunur!] âyet-i kerîmesi fermânıyla; zulme, değil yalnız âlet olanı ve tarafdar olanı, belki ednâ (çok az) bir meyledenleri dahi dehşetle ve şiddetle tehdîd ediyor. Çünki rızâ-yı küfür (küfre râzı olmak), küfür olduğu gibi, zulme rızâ da zulümdür.” (Mektûbât, 28. Mektûb, 210)