Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), Âl-i İmrân Sûresi 52-57. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:
52-Sonunda Îsâ onlardan küfrü hissedince: “Allah’a (giden yolda) benim yardımcılarım kimlerdir?” dedi. Havârîler: “Biz, Allah’ın (dîninin) yardımcılarıyız. Allah’a îmân ettik. Hem şâhid ol ki biz, şüphesiz Müslümanlarız” dediler.
53-(Havârîler:) “Rabbimiz! İndirdiğine îmân ettik ve peygambere tâbi‘ olduk. Artık bizi (seni ve peygamberlerini tasdîk eden) şâhidlerle berâber yaz!” (dediler).
54-Ve (o yahudiler, Îsâ’ya) tuzak kurdular, Allah da (onlara) tuzak kurdu (karşılık verdi). Allah ise, tuzak kuranların en hayırlısıdır.
55-O vakit Allah şöyle buyurdu: “Ey Îsâ! Seni (kıyâmete yakın) vefât ettirecek olan ve seni kendime yükseltici ve seni o inkâr edenlerden (onların iftirâlarından) temizleyici ve sana tâbi‘ olanları kıyâmet gününe kadar inkâr edenlerin üstünde tutacak olan, şübhesiz benim! Sonra dönüşünüz ancak banadır; artık hakkında ihtilâf etmekte olduğunuz şeyler husûsunda aranızda (ben) hüküm vereceğim!”
56-Fakat o inkâr edenler yok mu, artık onları dünyada ve âhirette şiddetli bir azâb ile cezâlandıracağım! Onlar için yardımcılardan kimse de yoktur.
57-Hâlbuki îmân edip sâlih ameller işleyenlere gelince, artık (Rabbin) onlara mükâfâtlarını tam olarak verecektir. Çünkü Allah, zâlimleri sevmez.