Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), Tâ-Hâ Sûresi 37-41. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor
37 . “Ve and olsun ki, sana başka bir def‘a daha lütufta bulunmuştuk.”
38 . “O zaman annene ilhâm edilecek olanı ilhâm etmiştik.”
39 . “ ‘Onu sandığa koy, sonra kendisini denize (Nîl’e) bırak! Böylece deniz onu sâhile çıkarsın; bana da düşman, ona da düşman olan biri onu alsın!’ diye (ilhâm etmiştik). (Hem sevilesin) ve müşâhedem altında yetiştirilesin diye sana tarafımdan bir sevimlilik de verdim.”
40 . “Hani kız kardeşin (Fir‘avun’un sarayına) gidip: ‘Ona bakacak bir kimse için size rehberlik edeyim mi?’ diyordu. Böylece seni annene iâde ettik ki, gözü aydın olsun, üzülmesin! Ve (sen, kazâen) bir adam öldürmüştün de seni üzüntüden kurtarmış ve seni birçok belâlarla imtihân etmiştik. Nihâyet Medyen halkı arasında yıllarca kaldın; sonra (peygamberlik vazîfesi için ta‘yîn edilen o vakitte) bir kader üzere (bu makāma) geldin, ey Mûsâ!”
41 . “Ve seni kendim için (peygamber olarak) seçtim!”