Türkiye’nin birçok bölgesinde okullarına serbest kıyafetle giden öğretmenler, başörtüsü yasağı başta olmak üzere darbe dönemlerinden kalma kılık kıyafet yönetmeliğinin değiştirilmesini istedi.
Türkiye’nin en büyük memur konfederasyonu olan Memursen’a bağlı Eğitim Bir-Sen, darbe dönemlerinden kalma kılık kıyafet dayatmasının değiştirilmesi talebiyle dün Türkiye genelinde sivil itaatsizlik eylemleri yaptı. Öğretmenler derslere sivil serbest kıyafetlerle girerken, Eğitim Bir-Sen şubeleri yaptıkları açıklamalarla öğretmenlerin eylemine destek verdi. Başörtüsünü yasaklayan, bıyık tarifi bile yapılan mevcut yönetmeliği protesto eden öğretmenlerin kimisi derslere başörtülü olarak girerken, kimisi kravatsız olarak ders anlattı.
MALATYA’DA ÖĞRETMENLER KRAVAT ÇIKARDI
Eğitimciler Birliği Sendikası Malatya Şubesi, “Kılık Kıyafet Yönetmeliği”ni protesto etti. Atatürk Kız Anadolu Lisesi önünde toplanan Eğitim-Bir-Sen Malatya Şubesi üyeleri, “Kılık Kıyafet Yönetmeliği”ni protesto ederek, kravatlarını çıkardı. Okul önünde bir basın açıklaması yapan Eğitim-Bir-Sen Malatya Şube Başkanı Kerem Yıldırım, “Özgürlük taleplerimiz karşılanmalı, ne giyip ne giymeyeceğimizi bilecek yetişkinler olduğumuz kabul edilmeli ve bu talebimize kulak verilmelidir” dedi.
YALOVA’DA ÖĞRETMENLER DERSE SİVİL KIYAFETLE GİRDİ
Yalova’da da öğretmenler, hükümetin öğretmenlere kıyafet serbestliği getirmesini sağlamak amacıyla eylem yaptı. İlde Memur-Sen’e bağlı 900 öğretmen derslere serbest kıyafetlerle girdi. Memur-Sen İl Başkanı Zekeriya Yayla, “Bu bir uyarı dikkate alınmazsa eylemlere devam edeceğiz” dedi. Yayla, halen derslere zorunlu kıyafetlerle girilmesinin çağdışı bir uygulama olduğunu vurguladı.
BURSA’DA İMAM HATİP ÖĞRETMENLERİ BAŞÖRTÜSÜYLE DERSE GİRDİ
Bursa’daki eylemin adresi ise Merkez İmam Hatip Lisesi’ydi. Eğitim-Bir-Sen Bursa Şubesi tüm eğitim çalışanlarının haklarının genişlemesi ve iyileşmesi için Merkez İmam Hatip Lisesi önünde ‘Serbest Kıyafet Eylemi’ yaptı. Eylemde, öğretmenler 1982 yılında yürürlüğe giren kılık kıyafet yönetmeliğine tepki gösterdi. 2013 yılının ilk eylemine imza atan öğretmenlere teneffüs için mola veren öğrenciler de destek verdi. Açıklamadan sonra kadın öğretmenler derslere başörtüsüyle girdi. Diyarbakır Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi önünde yapılan eylemde konuşan Eğitim Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Yunus Memiş, devlet memurlarına üniformalı asker muamelesi yapıldığını ileri sürdü.
ANKARA, DENİZLİ VE ERZURUM’DAKİ EYLEMLER
Erzurum Yakutiye Anadolu İmam Hatip Lisesi bahçesinde toplanan öğretmenler kravat çıkardı. Çıkardıkları kravatları askıya asan öğretmenlere öğrencileri de destek verdi.
Denizli’de ise Milli Eğitim Müdürlüğü yanında bulunan Arif Yalınkaya Ortaokulu önünde toplanan öğretmenler kılık kıyafet yönetmeliğinin değiştirilmesini istedi.
MEVCUT YÖNETMELİK ÇAĞDIŞI
Balıkesir Altı Eylül İlköğretim Okulu önündeki eylemde konuşan Eğitim Bir Sen Balıkesir Şube Başkanı Etem Yılmaz, mevcut yönetmeliği çağ dışı olarak niteledi. Aydın’da da Eğitim-Bir-Sen Aydın Şubesi üyeleri, “Yeni yıl yeni başlangıç olsun” sloganıyla gerçekleştirdikleri eylemde ense tıraşı, saç, sakal, favori, bıyık, tırnak uzunluğu, kot ve benzeri pantolon, başörtüsü gibi ölçüler getiren kılık ve kıyafet yönetmeliğini protesto etti.
BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI KADINA YÖNELİK ŞİDDETTİR
Muş Anadolu İmam Hatip Lisesi önünde toplanarak derslere serbest kıyafetle gireceklerini anlatan Eğitim-Bir-Sen Muş Şube Başkanı Bayram Güler, 1982 model darbe ürünü, çağdışı kılık ve kıyafet yönetmeliğini protesto etmek için toplandıklarını söyledi. Ülkede 1930 yılında seçme, 1934 yılında seçilme hakkı verilen kadınların 2013 yılında hâlâ ne giyeceklerine karar verme haklarının olmadığını savunan Şube Başkanı Güler, “Şiddetle mücadele konusunda kampanyalar başlatan devlet, ne yazık ki en büyük şiddeti, başörtüsü yasağıyla kadınlara kendisi uygulamaktadır. Başarıyı, gelişmeyi ve değişimi zihinsel bir süreç olmaktan ziyade dış görünüşe endeksleyen bu çarpık bakış açısının tedavülden kalkma zamanı gelmiş ve geçmektedir. Darbe dönemlerinin dayatması olan kamu çalışanlarına kılık ve kıyafet zorunluluğu insan tabiatına aykırıdır” dedi.
Çağdışı kılık ve kıyafet yönetmeliğini protesto ettiklerini belirten Eğitim Bir-Sen Afyonkarahisar Şube Başkanı Çelik Çelik ise devlet memurlarına, “Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik” ile üniformalı asker muamelesinin yapıldığını söyledi.
Muğla Anadolu İmam Hatip Lisesi önündeki toplantıda konuşan Eğitim Bir Sen Muğla Şube Başkanı Sebahattin Akkır, “Öğrencilerin kılık kıyafet yönetmeliği değişmiş, tek tipçilikten vazgeçilmiş, imam hatip okullarında bütün derslerde, diğer okullarda sadece Kur’an-ı Kerim dersinde başörtüsü serbestliği içerecek şekilde kıyafet hakkı tanınmıştır. 1982 model, çağ dışı Kılık Kıyafet Yönetmeliği’ni protesto ediyoruz. Sendika olarak ülke genelinde sivil itaatsizlik gösteriyor ve derslere serbest kıyafetle giriyoruz” dedi. Eskişehir’de de öğretmenler sivil kıyafetleriyle derse girdi. Eskişehir’deki eyleme Anadolu Üniversitesi eğitim çalışanları da destek verdi.
Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun da eğitim çalışanları olarak kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personelin kılık ve kıyafetine dair yönetmenliğin acilen değiştirilmesini istediklerini belirtti.
ANKARA’DA DA PROTESTO
Eğitim-Bir-Sen üyesi bir grup öğretmen dün Ankara’da Gazi Çiftliği Anadolu Lisesi’nde, darbe ürünü kılık-kıyafet yönetmeliğini protesto etmek için derslere başörtülü ve kravatsız şekilde girdi.
“YASAKÇILIĞA TAHAMMÜLÜMÜZ KALMADI”
Eylemde grup adına bir açıklama yapan Eğitim-Bir-Sen Ankara 1 Nolu Şube Başkanı Mustafa Kır, “1982 model darbe ürünü çağdışı kılık ve kıyafet yönetmeliğinin sonlanması için bir on yıl daha mı bekleyeceğiz?” diye sordu. Kır, “Kamu çalışanları olarak yasakçılığa tahammülümüz kalmadı. Kimse devlet memurlarını üniformalı asker gibi göremez. Kılık-kıyafet özgürlüğüne evet, başörtüsü yasağına hayır diyoruz. Neyi giyip neyi giymeyeceğimize kendimiz karar veriyoruz. Kılık-kıyafet yönetmeliğini yok sayıyor okullarımıza, iş yerlerimize serbest kıyafetle giriyoruz. Buna göre bugün derslere başörtülü, kot pantolonlu, kravatsız ve traşsız şekilde gireceğiz” dedi. Eylemde, “Kamusal alan koca bir yalan”, “Başörtüsü takan da değil başörtüsüne takanda sorun var” yazılı dövizler taşındı; “Yasak varsa direniş de var”, “Yasakçı hükümet istemiyoruz”, “Başörtüye uzanan eller kırılsın” şeklinde sloganlar atıldı… Başörtülülere şiddet sürüyor
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, başörtüsü yasağının devletin uyguladığı bir yasak olduğunu, devletin başörtülüye şiddet uygulamaya devam ettiğini ifade etti.
Karabük Üniversitesi’nde Eğitim Bir-Sen Üniversite Temsilciliği açılışını yapan Gündoğdu, artık vatandaşın ne giydiğine karışan devlet değil, vatandaşını tanıyan sosyal devlete geçme zamanı geldiğini söyledi. İlköğretimde, ortaöğretimde bazı esneklikler getirildiğini belirten Gündoğdu, şöyle konuştu: “Bugün Türkiye genelinde okullara isteyen arkadaşlarımız başörtüsü ile isteyen kravat takmayarak girdi. Yüzde 80 üzerinde arkadaşlarımız bu çağrımıza cevap verdi. Yıl 1930 kadına seçme hakkı tanımışız, 1934’de seçilme hakkı tanımışız, 2012’de kamuda ve meclisteki kadına ne giyeceği hakkını tanımıyoruz. Bunu Memur Sen Genel Başkanı olarak kabul etmem mümkün değil. Bu cinsiyet ayrımcılığıdır. Aynı inançtaki erkek, erkek olduğu için devlet dairesinde bu inancı ile görevini yapabiliyorken, kadın bunu yapamıyor. Başı açık bir kadın bunu yapabiliyorken, kapalı yapamıyor. Kadın kadına ayrımcılık ve cinsiyet ayrımcılığı var.”
Artık vatandaşımızın ne giydiğine karışan devlet değil, vatandaşını tanıyan sosyal devlete geçme zamanı geldiğini anlatan Gündoğdu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün devletin televizyonu TRT’de bile kadına şiddet dışlanıyor haberleştiriliyor. Gazetelerin 3. sayfalarında manşet, karısını döven erkek, yüzde bir de kocasını döven kadın. Her ikisi de yanlış; kimse kimseyi dövmesin. Ama başörtü yasağı devletin uyguladığı bir yasaktır ve başörtülüye devlet şiddet uygulamaya devam ediyor. Kimse kimseye şiddet uygulamasın ama devlette vatandaşına şiddet uygulamasın. Evrensel değerlerin genel ahlaka mugayir olmamak kaydı şartı ile dediği giyim biçimi devlet dairelerinde ve mecliste de aynen geçerli olabilir. Artık demokrasi öteki oluşturmama rejiminin de adı olduğuna göre biz başörtü yasağı başta olmak üzere, kravat mecburiyeti başta olmak üzere bugün ilköğretim de, ortaöğretim de belli oranda esneklikler getirildi. Derse giren öğretmene esneklik yok. Esnekliği önce öğretmenden başlamak lazım ve öğrenciyi de kuşatması ve kapsaması lazım diye düşünüyorum”
Şu an hâlâ en önemli gündem maddelerinden birinin de ek ödenek konusu olduğunu da anlatan Gündoğdu, şunları söyledi: “Bu konuyu Kamu Personeli Danışma Kuruluna da birinci madde olarak taşıdık. Bunun anlamı 6666 sayılı kanundaki kararnameye kadar 2006’dan aldığımız ek ödemeye öğretmene de öğretim görevlisinde almışken, tek taraflı belirlenen kararname ile öğretmen ve öğretim görevlisi devre dışı bırakılarak bir yanlışa imza atıldı, bu yanlıştan dönülmesi lazım. Bunun adı üniversite ödeneği olur, eğitim öğretim ödeneği olabilir, ek ödenek olabilir. Adı ne olursa olsun onlarca yıllık maaş hiyerarşisinde denge bozulmuştur. Bunun da tamiratının yapılması gerekiyor.”
Yeni Akit