Eğitim, bireyin hayatı boyunca, yaşayarak ve yaparak davranış değiştirmesine verilen isimdir. Eğitimde davranışlar yaşayarak, yaparak değişir ve bu süreç yaşam boyu devam eder.
Eğitim yalnız okulda olmaz, okul dışında da olur. Okulda alınan eğitim formaldir, okul öncesinden Üniversite ve yüksek okullara kadar devam eden biçimine örgün eğitim, kurslar ve hizmetiçi eğitim olarak alınan tarzına da yaygın eğitim denir. Formal eğitim süreci içinde yer alan öğretme faaliyetlerine ise öğretim denir. Okul dışında alınan eğitim şekline ise informal eğitim denir.
Eğitim ve öğretim faaliyetleri okullarda öğretmenler tarafından verilir. Bizim ülkemizde “24 Kasım Öğretmenler günü” olarak kutlanır. Her ülke kendi kültürel ve tarihi özellikleri ile okul tatil günlerine göre farklı tarihleri “Öğretmenler Günü” olarak belirlemiştir. Pek çok ülkede UNESCO’nun tavsiyesiyle 1994’ten beri her yıl 5 Ekimgününü öğretmenler günü olarak kutlanırken 12 Arap ülkesinde 28 Şubat’da kutlanmaktadır. Bu farklılıklardan anlaşılacağına göre evrensel bir gün yoktur.
Bugünlere gelişimizde fedakar öğretmenlerimizin payı çoktur. Ülkemizin kalkınmışlık düzeyinde farklılıklar olduğu, bazı yörelerimizin mahrumiyet bölgesi olduğu da bilinen bir gerçektir. Bir de buna eğitimin önünü kesmek isteyen terör olayları eklenince bu bölgede korkusuzca öğretmenlik yapan o fedakar insanları kutlamak gerekiyor ki bir kısım öğretmenler bu fedakarlıklarının bedeli olarak oralarda şehit edildiler, nur içinde yatsınlar.
Herkes çocuğunun iyi bir eğitim almasını, bir meslek ve iş sahibi olmasını ve kendinden daha iyi yerlere gelmesini ister, bunun için çalışır ve fedakarlık gösterir. Çocuklar bunu ancak anne baba olunca anlar.
Anne ve babalardan başka fedakarlık gösteren, bütün insanlık için yol gösterici insanlar yok mudur? Evet elbette vardır ve onların başında Peygamberler ve dini kanaat önderleri gelir. Kur’anda 25 tane Peygamberin adı anılmasına karşılık hadislerde Hz. Adem ile Hz. Muhammed arasında 124 bin Peygamber gönderildiğinden bahsedilir.
Eğitim bireyin hayatı boyunca, yaşayarak ve yaparak davranış değiştirmesine verilen isim olduğuna göre insanlığın iyiyi, doğruyu ve güzeli bulması ve mutlu olması için nasıl yaşaması gerekir? İnsanlara zamanın şartlarına göre gönderilmiş Peygamberler yoluyla verilen emirler, yasaklar ve görevler bir informal eğitim sürecidir.
Adem Peygamber toprağı ilk işleyen Peygamberdir, eşyanın isimleri ona öğretilmiştir. İdris ise ilk defa iğne ile dikiş diken ve elbise yaparak giyen, ölçü ve tartı aletlerini ilk defa kullanan Peygamberdir. İlk defa denizde yüzecek gemi yapan peygamber Nuh, Kurban kesmeyi bize öğreten İbrahim, rüyaları doğru tabir eden Yusuf, hastalıklara karşı sabrı gösteren Eyyup, güzel konuşma ve hitabeti Harun, hayvanların dilini bilmeyi ve cinleri hizmet ettirebilmeyi Süleyman Peygamber insanlara göstermiştir. Ayrıca her bir Peygamber Allah’ın izni ve müsadesiyle birçok farklı mucizeler de göstermiştir. Bu mucizeler insanoğlunu ulaşabileceği en son hedefleri onlara gösteren, çalışırlarsa onların benzerlerini yapabileceklerine birer işarettir. Çünkü ona yeryüzünün halifesi ünvanı verilmiştir.
Mesela Hz.Süleyman havaya binerek bir günde 2 aylık yol gitmiş, insanoğlu zamanla çalışarak uçaklar ve helikopterler yapmış Hz.Musa asasıyla su bulmuş, insanlar çalışarak artezyenle çok derinlerden su çıkarmışlar. Hz İsa ise Allah’ın izniyle anadan doğma körleri ve alaca hastalığına tutulanları iyileştirmiş ve ölüleri diriltmiştir. Günümüzde Tıp gelişmiş, görme engelliler için hayatı kolaylaştıracak yeni bir sürü aletler geliştirilmiş hatta görme bozukluğu yapan bazı göz hastalıklarında biyonik göz takmayı başarmıştır. Peygamber mucizelerinden örnek alınacak daha nice örnekler vardır.
Her Peygamber, Melek Cebrail kendisine Allah’dan hangi emirleri getirmişse onları ümmetlerine söyler. Cebrail başöğretmen, Peygamberlerin her biri öğretmen ve ümmetleri de öğrenci olurlar.
Emirlere uyan ümmetler olduğu gibi Peygamberlerini öldürenler de oldu. Vahşi insanları eğitmek kolay değildir. Peygamberler sabırla ümmetlerini eğitirler, bu uğurda eziyet çekerler, bu eğitim bazen yıllarca sürer bazen de çok kısa. Mesela Kur’an Hz.Muhammed’e 23 yılda indirildi, kötü alışkanlıklar yavaş yavaş terk edildi. Eğitim yaşam boyu devam etti ve 632 yılındaki veda hutbesiyle son buldu. Veda haccında 100 binden fazla Müslüman vardı. Ve sözlerinden bir bölümünde Peygamber şöyle seslendi:
"Ey müminler! "Size iki emanet bırakıyorum, onlara sarılıp uydukça yolunuzu hiç şaşırmazsınız. O emanetler Allah’ın kitabı Kur’an-ı Kerim ve Peygamberinin sünnetidir”
Ve sözlerini şöyle bitirdi:
İnsanlar! "Yarın beni sizden soracaklar ne diyeceksiniz? Sahabe-i kiram hep birden şöyle dediler; "Allah’ın elçiliğini ifa ettiniz, vazifenizi hakkıyla yerine getirdiniz, bize vasiyet ve nasihatte bulundunuz, diye şehadet ederiz".Bunun üzerine Resuli Ekrem Efendimiz (asm) şehadet parmağını kaldırdı, sonrada cemaatin üzerine çevirip indirdi ve şöyle buyurdu;
"Şahid ol ya Rab! Şahid ol ya Rab! Şahid ol ya Yab!"
Bizce en büyük öğretmen olan Hz. Peygamber’e (asm) onun razı olduğu ümmet olma dileğiyle, fedakarca yarının yöneticilerini yetiştirmeye çalışan ve bizleri yetiştiren tüm öğretmenlerin öğretmenler günü kutlu olsun.