Dünya Göz Hastanesi Adana Medical Koordinatörü Op. Dr. Cüneyt Karaarslan, göme duyusu gelişiminin 6-7 ile 9-10 yasları arasındaki dönemde tamamlandığını belirterek, "Doğumdan bu zamana kadar geçen süre içerisinde oluşan görme bozuklukları, özellikle küçük yaştaki çocukların şikayetlerini tam olarak anlatamaması nedeniyle çok uzun süre fark edilemeyebilir. Görme bozuklukları okul öncesi dönemde her 20 çocuktan birini etkiler. Okul döneminde ise her 4 çocuktan birinde göz hastalıkları görülmektedir” dedi.
"Gözlerin duruşu veya çocukların bazı hareketleri olası bir görme sorununun habercisi olabileceğinden anne ve babalar böyle işaretler açısından uyanık olmalı ve zaman geçirmeden bir göz doktoruna başvurmalıdır" uyarısında bulunan Karaarslan, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"Çocuğunuz sizinle göz teması kurduğunda her iki gözü birbirine paralel duruyor mu? Gözlerden birinde içe ya da dışa kayma ya da iki göz birbirinden bağımsız hareket ediyormuş izlenimi var mı?
Okurken veya televizyon seyrederken başını sürekli bir yöne çevirme, başını eğme, bir gözünü kapalı tutma, sık sık göz kırpma, gözlerini kısma ya da ovalama, okur veya yazarken çok yakından bakma, satır kaydırma veya sürekli parmakla takip etme, yakın işleri sevmeme, kısa sürede dikkat dağılması veya dalgınlaşma, oyun oynarken topu tutma, ayakkabı bağlama veya düğme ilikleme gibi el-göz koordinasyonu gerektiren işlerde zorlanma, okulda tahtayı netleştirebilmek ve yazılara odaklanabilmek için sürekli kendini zorlama sonucu oluşabilecek sık baş ağrısı şikayeti olan çocuklarda göz bozukluğu olma ihtimali yüksektir.
Bu tür şikayetleri olan çocuklar bilgisayarlı ya da retinoskopi denilen göz muayenesinde geçirilmeli ve göz bozukluğu varsa tespit edilmeli ve tedavi edilmelidir. Göz genişletici damlalar kullanılarak yapılan bu muayene sonucunda çocukta miyop, hipermetrop, astigmat olup olmadığı tespit edilir."
Haber7