Nurettin Huyut'un haberi:
Risale Haber-Ankara Şanlıurfalılar Derneği Başkanı Abdurrahman Sanlı, "Bizler hangi milletten olursak olalım, milli duygu ve düşüncelerimiz Kur’anın çizdiği ölçü sınırına kadar olmalıdır" dedi.
Risale Haber'e konuşan Sanlı, "Aynı vatanda yaşayan, aynı dine mensup, aynı his ve heyecanla coşan Türk ve Kürt halklarının birbirine düşürülmek istendiği acı bir gerçektir. Son 20-25 yılda bu uğurda teröre kurban verilen 40 bin vatandaşımız ve 300 milyar dolardan fazla bir ekonomik zararın çekilmesi konunun dehşetini göstermeye yetmektedir şeklinde konuştu.
Kürt-Türk hadisesinin böylesine vahim bir hale gelmesinde, birlik ve beraberliği bozmanın, kötü niyetli mahfiller tarafından acımasızca programlanmış olduğuna dikkat çeken Sanlı, soruşturmalarla ortaya çıkan konuyu şöyle yorumladı: "Devlet adına iş yapan, fakat kötü niyetli gafillerin kendilerine yandaş bularak sahte hamiyet furuşluk ile kamuoyunu yanıltmış oldukları son yıllardaki adliyeye intikal eden belge ve delillerle sabit hale gelmiştir."
Demokratik açılım ile oluşan olumlu atmosferin milli bir mesele olduğunu ve ikincilendirilemeyecek derecede önem arz ettiğini belirten Sanlı sözlerini şöyle sürdürdü:
"Milletin ebed ve bekası adına meselenin halli için gerekli çalışmalar konunun taraflarının da katılımıyla başta devletin, sivil toplum örgütlerinin, kanaat önderlerinin gayretlerinin hak katında ve halk indinde muteber oldukları aşikardır.
Kanayan yaranın durdurulması için toplumun sosyal dinamikleri harekete geçirilmeli ve sürecin işletilmesinde art niyet gözetmeden müşfik ve affedici davranılmalıdır. Süreci tavsatmak isteyenlerin haklı veya haksız gerekçelerinin ebed-millet olma yolunda iddiaları ne olursa olsun geçersiz olacaktır.
"Sahibi bulunduğumuz yüce dinin temsilcisi Peygamberimiz (s.a.v.) milleti tarif ederken “Milleti-milletan” buyurarak iki milletten bahsetmektedir. Yani birisi inanan milletler, diğeri de bunun dışındakiler olarak konuyu va’z ederek dünya milletinin fikri temellerini atmıştır.
"Bizler hangi milletten olursak olalım, milli duygu ve düşüncelerimiz Kur’anın çizdiği ölçü sınırına kadar olmalıdır. Yani ‘Ne kadar milliyetçisiniz’ diye sorulduğunda, “Kur’an bize bu konuda nereye kadar müsaade ediyorsa o kadarız’ diyebilmeyiz.