Okan Konuralp'in haberi:
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın açıkladığı Diyanet’te ‘mele’ dönemi projesinin detayları netleşmeye başladı. Diyanet, bölgede etkin olan Nakşibendi, Kadiri ve Kürt kökenli Nurcu grupların dini önderleri arasında yer alan bazı isimlere öncelikli olarak kadro verecek.
Diyanet, Hizbullah’a yakın isimlerin ise sızma yapmaması için önlem arıyor. Diyanet’in bölgedeki yaklaşık 2 bin camisinde kadrosu bulunmuyor. Kadrosuz camilerin büyük çoğunluğunda din hizmetleri Hizbullah’a yakın din adamlarınca yürütülüyor. Hizbullah dışındaki cemaatlerin ise etkin oldukları kadrosuz cami sayısının 800 civarında olduğu tahmin ediliyor.
Caferilerden şartlı destek
Türkiye Caferileri manevi lideri Selahattin Özgündüz’den de projeye “Asimilasyon kaygımız giderilmeli” şartı geldi. Özgündüz, “50-60 caferi imamının kadroya alınması kabul edilemez. ‘Ya hep ya hiç’ anlayışındayız. Iğdır ve Ardahan’dan daha fazla din adamımız İstanbul, Ege ve Ankara’da. 70 milyonluk Türkiye’de 100 bin kadrosu varsa Diyanet’in 3 milyonluk Caferilerin de 5 bin kadrosu olmalı” dedi. Özgündüz şunları söyledi: “Genel bütçeden Diyanet’e para ayrılması, benim verdiğim verginin bir kısmıyla bir tarafın beslenmesi anlamına gelir. Yani vergim bana hizmet olarak değil inkâr olarak dönüyor. Bir de bunun üstüne beni emrine alıp asimile etmesi kabul edilemez. Ancak asimilasyon kaygımız giderilirse, Sayın Bozdağ’ın açıkladığı projeye destek veririz, devlet bizim kurum bizim.
CHP: Çok büyük yanlış
Eski müftü ve CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes, “mele” projesine tepki göstererek, “İslam tarihinin en büyük yanlışlarından biri olur. AKP, Allah’tan korksun. Dinin, diyanetin ve siyasetin genetiğiyle oynamaktır, atılmak istenen adım” dedi. Özkes, dün TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, “Açıklanan 1000 kadro projesi, eğitimli İmam Hatip ve İlahiyat Fakültesi mezunlarının by-pass edilmesidir. AKP’nin bölgedeki oy stratejisinin bir taktiğidir. AKP iktidarı Diyanet’i açılımlar koordinatörü olarak görüyor” diye konuştu.
Hürriyet